

299
TBB Dergisi 2018 (134)
Nur BOLAYIR
Kanaatimizce, HMK.m.357/f.III’te yalnızca mücbir sebeple gös-
terilmeleri mümkün olmayan deliller bakımından bir istisna getiril-
diğinden, tarafların kusurları olmaksızın ileri süremedikleri vakıalar
bakımından aynı istisna geçerli olmayacaktır. Somut olay adaletinin
sağlanması için aynı istisnanın vakıalara da tanınması gerekmekle bir-
likte, şu anki mevcut kanunî düzenleme karşısında ilgili hükmü vakı-
alara da teşmil etmek mümkün olmayacaktır.
Madde gerekçesinde, ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen
iddia ve savunmaların karşı tarafın rızasıyla bile bölge adliye mahke-
mesi nezdinde ileri sürülemeyeceği; mahkemenin iddianın ve savun-
manın genişletilmesi veya değiştirilmesi yasağına aykırılığı kendili-
ğinden gözetebileceği belirtilmiştir.
13
HMK.m.357/f.I’de bölge adliye
mahkemesinde ıslah talebinde bulunulamayacağı ifade edildiğinden,
bu yasak ıslah yoluyla dahi aşılamayacaktır. Doktrinde, istinaf aşa-
masında yeni vakıa getirmenin kesin olarak yasaklanması sebebiyle,
bölge adliye mahkemelerinin vakıa mahkemesi olarak örgütlenip da-
vayı yeniden görüp karara bağlama yetkisine sahip olamayacağından
bahisle güvenceli adaletin temin edilemeyeceği; söz konusu kaygıların
giderilebilmesi için yeni vakıaların sınırlı da olsa yargılamaya dâhil
edilmesine izin verilmesi ve buna bağlı olarak belirli ölçüde ıslah ku-
rumuna işlerlik kazandırılması gerektiği savunulmuştur.
14
Bu görüş
doğrultusunda doktrinde isabetli olarak savunulduğu üzere, vakıa
getirme yasağına ilişkin olarak hukukumuzda öngörülmüş olan katı
düzenlemenin ıslah yoluyla bir nebze de olsa yumuşatılmasına imkân
tanınmalıdır. HMK.m.360’ın ilk derece yargılamasına yaptığı atıf üze-
rine uygulanabilecek olan HMK.m.176
/f.IIuyarınca yargılamada yal-
nızca bir kez ıslah yoluna başvurulabileceğinden, ilk derece mahke-
mesinde ıslaha başvurmamış olan taraflara istinaf aşamasında ıslah
yoluyla yeni vakıa getirme imkânı tanınması
15
ve HMK. m.357/f.I’de
bu yönde bir değişiklik yapılması isabetli olacaktır.
709; Çiftçi, s. 536.
13
Hakan Pekcanıtez/Hülya Taş Korkmaz/Nedim Meriç, Gerekçeli Hukuk Muha-
kemeleri Kanunu, Ankara 2016, 8.Bası, Ankara 2016, s. 349.
14
Süha Tanrıver, “Adliye Mahkemeleri İle Üst Mahkemelerin Kuruluş ve Gö-
revleri Hakkında Kanun Tasarısı İle İlgili Bazı Düşünceler”,
BATİDER,
Anka-
ra 1995, C.XVIII, S.1-2, s.153; Süha Tanrıver, “6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri
Kanunu’nun Revizyonu Üzerine Bazı Düşünceler”,
TBBD
, Ankara 2012, S.99, s.32.
15
Pekcanıtez/Özekes, Pekcanıtez Usûl, s.2248-2250.