Previous Page  318 / 705 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 318 / 705 Next Page
Page Background

317

TBB Dergisi 2018 (134)

Melis TAŞPOLAT TUĞSAVUL

tinaf mahkemelerinde yeni dava malzemesinin getirilmesi de belirli

istisnalar dışında katı bir şekilde yasaklanmıştır. Buna paralel olarak

yargılamanın bu aşamasında karşı dava, ıslah, davaya müdahale, da-

vaların birleştirilmesi gibi usûl hukuku kurumlarına başvurulması en-

gellenmiştir (HMK md. 357). Sonuç olarak, istinafta sınırlı bir tahkikat

yapılmaktadır.

7

Bununla birlikte istinaf dar anlamda kanun yoluna

ilişkin iki temel özelliği de taşımaktadır. Öncelikle karara karşı isti-

naf yolu açıksa, bu yola başvurulmakla nihaî kararın kesinleşmesinin

önüne geçilmektedir (“

erteleyici etki

”). Bunun yanında, verilen karar,

aynı derecede değil, bir üst yargı organı olan ilgili istinaf mahkemesi

tarafından incelenmektedir (“

aktarıcı etki

”).

8

7

Türk Hukuk sisteminde sınırlı istinaf sistemi kabul edilmiştir. Burada istinafın

işlevi; ilk derece mahkemesince verilen kararın ondan daha nitelikli bir mahkeme

tarafından kontrolüdür. İstinaf mahkemesi tespitlerini ilk derece mahkemesinin

tespitleri ile bağlı tutmakta ve kararını ilk derece mahkemesince toplanan dava

malzemesine dayandırmaktadır. Dolayısıyla dava malzemesinin temini istinaf

yargılamasında tekrarlanmamaktadır. Yeni vakıaların getirilmesi yasağı söz ko-

nusudur. Tam istinaf sisteminde ise, istinaf mahkemesi hâkimi ilk derece mah-

kemesinden bağımsız olarak yargılamaya yön vermektedir. Bunun sonucunda

taraflara ilk derece mahkemesi önünde toplanan dava malzemesini tamamlama

ve yenileme imkânı verilmiştir. Burada amaçlanan; ilk derece mahkemesinin ka-

rarını hukukî ve usûlî açıdan denetlemekle yetinilmeyerek, esas bakımından da

incelemektir. Yeni dava malzemesi ile yeni bir sonuca varılır. İstinaf mahkemesi

tarafların yeni vakıa getirebildikleri bir olay mahkemesi gibi çalışır. Bkz. H. Yavuz

Alangoya/Kâmil Yıldırım/Nevhis Deren-Yıldırım, Medenî Usûl Hukuku Esas-

ları, İstanbul 2011, s. 508-509;Yılmaz, İstinaf, s. 21-22; Meraklı-Yayla, s. 19; Kâmil

Yıldırım, “İstinaf Sebepleri ve İlk Derece Mahkemesindeki Hatalı Vakıa Tespit-

leri”, Medenî Usûl Hukukunda Kanun Yolları ve Arabuluculuk Kanun Tasarısı,

İzmir/Çeşme 19-20 Ekim 2007, Medenî Usûl ve İcra- İflâs Hukukçuları Toplantısı-

VI, s. 90; Namlı, s. 212-122; Memişoğlu, s. 73. Doktrinde, istinaf mahkemesinin

derece mahkemesi olduğu halde bu mahkemenin yargılama faaliyetinin gerek

dava malzemesinin toplanması gerek tahkikat gerekse muhakeme (sözlü yargı-

lama) bakımından ilk derece mahkemesine oranla önemli ölçüde sınırlandırılmış

bir yargılama faaliyeti olduğu, öyle ki; kanun koyucunun istinaf mahkemesinin

yargılama faaliyeti bakımından tahkikat ve muhakeme terimlerini kullanmadığı-

nı, bütün yargılama aşamalarını kapsamak üzere “inceleme” teriminin kullandığı

ifade edilmiştir (Ali Cem Budak/Varol Karaaslan, Medenî Usul Hukuku, Ankara

2017, s. 345).

8

Özekes, s. 36-37. Alman Hukukunda kanun yollarının özellkleri belirtilirken er-

teleyici etki (Suspensiveffekt) ve aktarıcı etki (Devolutiveffekt) yanında üçüncü

bir özellik olarak ilk derecemahkeme tarafından verilen kararın kendi yetkisi

dâhilinde etraflıca denetimini gerçekleştirme ve esas hakkında yeniden karar ver-

me olarak ifade edilen esas hakkında yeniden hüküm verme imkânı (die Mög-

lichkeit der Sachentscheidung) da belirtilmektedir. Bkz.Rosenberg/Gottwald/

Schwab, s.767-768; Musielak, s.326; Baumbach/Lauterbach /Albers/Hartmann,

s. 1586.