

385
TBB Dergisi 2018 (134)
Bedia GÜLEŞ
bağlı tasarruftur.
135
Zira burada tereke üzerinde etkili olan ve ölüm-
den sonra hüküm ifade eden bir tasarruf söz konusudur. Şu hâlde
söz konusu ölüme bağlı tasarruf, kazandırmanın bir sağlararası işlem
veya miras payının ön ödemesi olması bakımından kilit bir rol üstlen-
mektedir. Dolayısıyla maddî olarak ölüme bağlı tasarruf niteliği taşı-
masının yanında, kazandırma konusu nesnenin bir bağışlama veya
miras payına mahsuben verilen bir nesne olmasına yol açan bir özellik
de taşımaktadır.
Denkleştirmeyi emreden veya kaldıran beyan, kazandırma konu-
sunun bir unsurudur da denilebilir. Şöyle ki miras bırakanın altsoyu-
na henüz hayattayken bir malvarlığı devrettiğini düşünelim. Bu ka-
zandırma kanunen denkleştirmeye tâbidir. Mirasbırakan zikretmese
de kanunu bilmemek mazeret sayılmadığından, altsoy bunun payına
mahsup edilmek üzere verilen bir kazandırma olduğunu bilmekte ve
nesneyi o özelliği ile kabul etmektedir. Ancak mirasbırakan bu malvar-
lığını sonradan denkleştirmeye tâbi olmayacağını beyan ederek verse
idi, o zaman altsoy onu bağışlama olarak kabul edecekti. Görüldüğü
üzere söz konusu beyan, bizzat tasarruf konusu malvarlığı ve iradele-
rin bu konu üzerinde uyuşması ile ilgilidir. Dolayısıyla denkleştirme
yükümlülüğü yükleyen veya bu yükümlülüğü ortada kaldıran beyan,
maddî anlamda ölüme bağlı bir tasarruftur. Ancak şeklî anlamda da
tarafların arasında var olan ilişkinin bir unsurudur.
İkinci olarak denkleştirme borcu yükleyen veya denkleştirme yü-
kümlülüğünü kaldıran beyan, yerine göre tek taraflı veya iki taraflı
hukukî işlem niteliğinde olabilir. Şöyle ki; altsoy dışındaki mirasçıla-
rın aldıkları sağlararası kazandırmalar için kural olarak denkleştirme
yükümlülükleri yoktur. Ancak mirasbırakan bunların denkleştirmeye
tâbi olmalarını beyan edebilir. Bu beyan şayet kazandırmanın yapıl-
dığı anda mirasbırakan tarafından zikredilmiş ve mirasçı da böylece
kabul etmişse, irade beyanı tek taraflı bir hukukî işlem özelliği taşır.
Ancak verilmesi anında denkleştirmeye tâbi olduğu söylenmemiş bir
kazandırma için aynı durum söz konusu değildir. Zira kazandırma bir
bağışlama ise bağışlananın konuyu kabulünden sonra bağışlamadan
135
Kocayusufpaşaoğlu, Miras Hukuku,
s. 454. Bu yöndeki görüşler için bkz. Dural-
Öz, s. 329; Eren, “Mirasta İade” (birinci bölüm), s. 720.