

48
Kadının Korunmasına İlişkin Uluslararası Sözleşmeler ve Türkiye’nin Konumu
uluslararası düzlemde
insan hakları,
toplumsal cinsiyet duyarlılığı ol-
madığı için erkek deneyimleri ile özdeşleşen bir anlayıştan toplumsal
cinsiyet duyarlığı taşıyan ve dolayısıyla kadınların farklı deneyimle-
rini de kapsamaya yönelen ve bunu tarihsel-sosyal olguların köklü
eşitsizliklerini en kısa sürede düzeltme amaçlı olarak özel vurgu ve
önceliklerle yapma azmini dile getiren bir yaklaşıma dönüşmüştür.
5
Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi (Con-
vention on The Elimination of All Forms of Discrimination Against
Women- CEDAW) işte tam da bu evrimin sonucu olarak ortaya çıkan,
günümüzün kadınların insan hakları temel bildirgesidir. Özel olarak
kadın haklarını düzenleyen belgelerden en önemlisi olarak kabul edi-
len bu Sözleşme, kadınlara karşı cinsiyet sebebiyle yapılan her türlü
ayrımı yasaklayarak, taraf devletlere ayrımcılığı önleyici tedbirler
alma yükümlülüğü getirmiştir. Sözleşmeye ek Protokol ile de hakların
ihlali halinde başvurulabilecek denetim mekanizmaları oluşturulmuş-
tur. Sözleşme kadın haklarına ilişkin sorunların Dünya gündemine ta-
şınmasında ve gündemde kalmasında önemli rol oynamış ve itici güç
olmuştur.
Özel olarak kadın haklarını düzenleyen/ kadını koruyan ulusla-
rarası belgelerden yakın tarihte kabul edilen ve özellikle önem taşı-
yan bir diğeri ‘Kadına Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve
Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Sözleşmesi’ -diğer adıyla İstan-
bul Sözleşmesi’dir. Kadınlara karşı toplumsal cinsiyet ayrımcılığının
gelmiş olduğu son nokta, kadına yönelik şiddet olaylarında kendini
gösterir. İstanbul Sözleşmesi, kadına yönelik şiddet konusunda Dev-
letlerin daha somut önlemler almaya teşvik edilmesi ve artık kadının
toplumdaki yeri ve toplumsal cinsiyet rollerine ilişkin daha üst bir bi-
linç oluşturulmasına yönelik ihtiyacın neticesi olarak ortaya çıkmıştır.
Çalışmamızda kadın haklarının farklı yönleriyle geliştirilmesi ve
korunmasına hizmet eden bu iki temel uluslararası belgeyi ana hat-
larıyla ele alarak, Türkiye’nin hukuki ve fiili konumunu, bir başka
deyişle kadınların insan hakları yönünden hangi noktada olduğunu
değerlendirmeyi amaçlıyoruz.
5
Acar, s.49-50.