Previous Page  74 / 497 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 74 / 497 Next Page
Page Background

73

TBB Dergisi 2017 (özel sayı)

Fahri Gökçen TANER

lerinde 90’lı yıllardan itibaren meyvelerini vermeye başlayan

“genel

ahlâk ve adabı koruyan”

cinsel suçlardan, “cinsel özgürlüğü koruyan”

cinsel suçlara geçişin altında yatan dinamiklerin anlaşılamaması ne

yazık ki büyük rol oynamıştır.

19

Elbette bunda, 2004 yılında TCK’nın

kamuoyunda yeterince tartışılmaksızın alelacele kanunlaştırılmasının

da önemli etkisi vardır.

Vücut teması ölçütü, Avrupa ülkelerinin büyük bir kısmının ceza

kanunlarında kullanılan, cinsel özgürlüğü korumaya elverişli modern

ve yerinde bir ölçüttür. Bu ölçüt,

“cinsel özgürlüğü ihlal etmeye elverişli

davranış”

ölçütü ile tamamlandığında, cinsel saldırı suçunu ayırmak ve

nitelendirmek için de yeterlidir. Bu nedenle süreksiz (ani) davranışla-

rın suçun hafif şekli olarak düzenlenmesi yerine, vücut teması ölçütü

tek ölçüt olarak kalabilir ve hâkimin temel cezayı belirlerken, yapılan

cinsel davranışın ağırlığını dikkate alarak alt sınırdan uzaklaşarak ceza

vermesi uygulaması desteklenebilirdi. Uygulamada hâkimlerin temel

cezadan uzaklaşmama yönündeki tutumlarının, yapılan değişiklikte

önemli bir etken olduğunu söylemek de yanlış olmayacaktır.

20

Bu du-

rum karşısında, uygulamacının sarkıntılık hipotezine neden ihtiyaç

duyduğu daha net biçimde anlaşılmaktadır. Bu nedenle temel cezadan

uzaklaşmanın, ilke olarak daha doğru bir uygulama olabileceğini dü-

şünmekle birlikte, sarkıntılık hipotezinin düzenlenmesinin tek başına

olumsuz olarak değerlendirilemeyeceği kanaatindeyiz.

Kanımızca gerek İtalyan (609-bis/3) gerekse Alman (par. 177/9)

kanun koyucularını, kanunda fiilin ağırlığının az olduğu halleri (az

vahim halleri) özel bir indirim nedeni olarak düzenlemeye iten neden-

le, Türkiye’de sarkıntılık hipotezine duyulan ihtiyaç benzer kaygılara

dayanmaktadır. Ayrıca İtalya bakımından, kanunda yalnızca temas-

la gerçekleşen davranışlarla, penetrasyonla gerçekleşen davranışların

aynı kanuni tip altında düzenlenmesi ve cezalarının aynı olması da, bu

düzenlemeyi gerekli kılan bir diğer önemli etkendir.

21

İtalyan uygula-

masında, bu hükme,

“süper hafifletici neden”

ismi takılmıştır.

22

Cezaları

19

Ayrıntılı bilgi için bkz. Yalçın Sancar, s. 91-101.

20

Aynı yönde bkz. Koca-Üzülmez, s. 278.

21

Francesco Macri, “La violenza sessuale (art.609-bis c.p.) nella giursiprudenza del-

la suprema corte del 2015”, Diritto Penale Contemporaneo, Y. 2016, S. 1, s. 171 ve

177.

22

Macri, s. 171.