Background Image
Previous Page  30 / 529 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 30 / 529 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2012 (98)

Sesim SOYER GÜLEÇ

29

len suçla orantılı olması gerektiği, bu itibarla, teminatla salıverme veya

yurt dışına çıkma yasağı gibi, daha hafif bir önlemle amaca ulaşılabile-

cekse tutuklama yoluna gidilmemesi gerektiği önemle vurgulanmıştır.

Hükümet gerekçesinde de, bunun insan haklarına saygının bir gereği

olduğu dile getirilmiştir. 3842 Sayılı Kanun’da, her ne kadar oranlılık

ilkesi vurgulanmışsa da, az önce belirttiğimiz gibi, tutuklama yerine

geçecek tedbirler düzenlenmediğinden, yalnızca yurt dışına çıkma ya-

sağı ve kefaletle salıverme önlemlerine başvurulabiliyordu. 3842 Sayılı

Kanun değişikliği ile Avrupa Konseyi’nin 1965 tarihli tavsiye kararı-

nın ve bu kararda öneri olarak sunulan,

“ikametgâhta gözetleme, hâkim

izni olmadan belli yerleri terk edememe, belli makamlar önüne düzenli olarak

çıkma, pasaport ve diğer kimlik belgelerinin geri alınması, teminat isteme…”

gibi tedbirlerin kanunlaştırılarak uygulanması amaçlanmışsa da, adli

kontrol tedbirlerine Kanunda yer verilmemiştir. Ceza İnfaz Kanunun-

da bazı müesseseler yer almakta ise de alt yapıları bulunmadığından

bunlar uygulanamamıştır.

Daha önce, Ord. Prof. Dr. Sulhi Dönmezer`in başkanlığını yaptığı

komisyon tarafından hazırlanan CMUK tasarısında ise, sanık ve şüp-

heli hakları çerçevesinde birtakım yeni düzenlemeler yapılmış, bu dü-

zenlemelerde adli kontrol kurumuna da yer verilmişti. Bu Tasarıda,

şüphelinin, Cumhuriyet savcısının istemi üzerine, tutuklanmak yeri-

ne, sulh ceza hâkimi tarafından adli kontrol altına alınabileceği ve bu

kişiye bir veya birden fazla kısıtlama getirilebileceği düzenlemişti. Söz

konusu tasarıda bu kısıtlamalar,

“hâkimin belirleyeceği alanın sınırları dı�

şına çıkmamak, saptanan yerleşim yeri veya konuttan ancak hâkimin belirleye�

ceği neden ve koşullarla ayrılabilmek, hâkim tarafından belirlenen bazı yerlere

gidememek veya ancak bazı yerlere gidebilmek, belirlenen sınırlar dışına her

çıkışta cumhuriyet savcısı veya hâkime haber vermek, hâkim tarafından belir�

lenen servis veya mercilere belirtilen süreler içinde düzenli olarak başvurmak,

hâkimin belirttiği merci veya kişilerin çağrılarına veya gerektiğinde mesleki

uğraşlarına ilişkin veya eğitime devam hususlarındaki kontrol tedbirlerine uy�

mak, cumhuriyet savcılığı kalemine veya kolluğa kimliğini teslim etmek, her

türlü taşıtları veya bunlardan bazılarını kullanmamak ve gerektiğinde kaleme

araç kullanma ehliyetini vermek, cumhuriyet savcısında belirtilen ve sulh ceza

hâkimince onaylanan emre göre bazı kişileri kabul veya onları ziyaret etmek�

ten, onlarla her ne surette olursa olsun ilişki kurmaktan kaçınmak, özellikle

uyuşturucu maddeden arınmak amacıyla hastanede yatmak dâhil, tıbbi özen,