Background Image
Previous Page  21 / 521 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 21 / 521 Next Page
Page Background

6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Revizyonu Üzerine Bazı Düşünceler

20

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda öngörülen ilkeler arasında yer al-

ması ve içeriğinin de tıpkı taraflarca getirilme ilkesinde olduğu gibi

açıkça somutlaştırılması, isabetli olur.

11-)

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 38. maddesinin

dokuzuncu fıkrasında öngörülen düzenlemenin, madde metninin bü-

tünlüğü ve 41. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan kural karşısında

anlamsız kalması sebebiyle, yürürlüğüne bir an önce son verilmelidir.

12-)

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 46. maddesin-

de yer alan ve konu ile ilgili Anayasa’nın 129. maddesinin beşinci fık-

rasındaki ve 40. maddesinin üçüncü fıkrasındaki düzenlemelerle para-

lellik gösteren düzenlemenin açıklığı karşısında, 2802 sayılı Kanun’un

93/Amaddesinde yer alan, hâkimler hakkında kişisel kusur, haksız fiil

ve diğer sorumluluk sebeplerine dayanılarak kendilerine karşı tazmi-

nat davaları açılamayacağını öngören kuralın, bir an önce yürürlüğü-

ne son verilmeli; yine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun

48. maddesindeki yasal düzenlemede de, sorumluluk davasında, salt

dayanılan sorumluluk sebebine hasren yargılama yapılacağı hususu-

na, açıkça vurgu yapılmalıdır.

Bu çerçevede, 659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri

ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin

Kanun Hükmünde Kararname’nin işlerlik kazanmış olması sebebiyle,

sorumluluk davası bağlamında, sıkıntı yaratacak bir duruma da, işa-

ret etmemizde yarar vardır. 659 sayılı KHK’nın 6. maddesinin birinci

fıkrasında, idarelerin, kendi iş ve işlemleri ile ilgili olarak, açılacak adlî

ve idarî davalarla, tahkim yargılamasında ve icra işlemlerinde taraf sı-

fatını haiz olacağı belirtilmiş; aynı KHK’nın 2. maddesinin (ç) bendin-

de de, idare kavramının, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol

Kanunu’na ekli 1 ve 2 sayılı cetvellerde belirtilen kamu idarelerini ifade

edeceğine, vurgu yapılmıştır. Anılan 1 sayılı cetvelde, genel bütçe kap-

samındaki kamu idareleri arasında, yüksek yargı organları konumunda

bulunan ve fakat tüzel kişiliği olmayan Yargıtay ve Danıştay’a da yer

verilmiş bulunmaktadır. 6100 sayılı HukukMuhakemeleri Kanunu’nun

47. maddesinde, hâkimlerin yargısal görevlerini icra sırasında işlemiş

oldukları kusurlu fiillerinden kaynaklanan ve Devlete karşı açılacak

olan davalarda, görevli yargı yeri, Yargıtay olarak belirlenmiştir. Bu

durumda, Yargıtay üyelerinin, yargısal görevlerini icra sırasında iş-

lemiş oldukları kusurlu fiillerinden kaynaklanan tazminat davaların-