

Geri Dönüş Yönergesinin Avrupa Adalet Divanı Tarafından Yorumu
38
yıs 2009 tarihli bir yasa ile tadil edilmişti. Bulgar İdari Mahkemesi’nin
de yönergenin alıkoyma rejimini çerçeve içine alan ve özellikle de müd-
det hakkındaki hükümleri içeren 15. maddeye ilişkin bir dizi soruyla
sulh mahkemesine başvurması da böylece gerçekleşti.
İlk dizi soru, uzaklaştırma amaçlı alıkoymanın azami müddetini
öncelikle altı ay ile beraber ve buna ilave on iki aylık olası uzatma ola-
rak tespit eden, 15. madde, 5 ve 6. fıkraları konu almaktaydı.
Yargıç ilk etapta bu yeni düzeneğin zaman içerisindeki uygulama-
sını sorguladı. Mahkemenin yanıtı korumacıydı. Alıkoymanın toplu-
luk mevzuatı tarafından öngörülen azami süresi, yönergenin yürür-
lüğe girişinden önce başlatılmış olan bir sınır dışı işlemi çerçevesinde
tamamlanmış bir alıkoyma dönemini içermek durumundaydı.
İkinci bir soru da, sığınma talep edenlere ilişkin ulusal ve toplu-
luk hükümleri bağlamında alınmış olan bir karara dayanarak, kişinin
geçici yerleştirme merkezine konulmuş olduğu dönemin hesaba ka-
tılıp katılmamasını öğrenmekle ilgiliydi. Bunun yanıtı olumsuz oldu,
çünkü 15. madde dahilinde sınır dışı amaçlı bir alıkoyma söz konusu
değildi. Buna karşılık, ilgili bir geçici yerleştirme merkezinde ikamet
etmeye devam ettiğinde, sınır dışı etme yargı kararının ifasının tem-
yizler nedeniyle askıya alındığı dönem dahil edildi.
Bir başka bir dizi soru da, sınır dışı için makul bakış açısının kal-
maması durumunda alıkoymanın artık haklı gösterilemeyeceği ve ki-
şinin serbest bırakılmasının gerektiğini bildiren 15. madde, paragraf
4’ü alakadar etmekteydi. Mahkemeye göre, bu metin ancak paragraf
6’da öngörülen sürenin uzatılması olasılıkları tükenmediği sürece tat-
bik edilebilirdi. Uzaklaştırma durumunun gerçek olması zorunluydu
ve ilgilinin önceden zikredilen mühletler dahilinde üçüncü bir ülkeye
kabul edilmiş olması düşük bir olasılık gibi duruyorsa, koşul yerine
getirilmemiş oluyordu.
Nihayet, son sorgu mühletlerin bitiminde yapılması mümkün
olanları ele alıyordu. Bulgar makamları, Bay Kadzoev’i alıkoymaya
devam etmek için, hala daha geçerli belgeleri olmamasını, saldırgan
ve barınaktan yoksun oluşunu ve hiçbir gelirinin bulunmamasını öne
sürmekteydiler. Sulh mahkemesi tarafından bu mesnetlerin de yine
geçersiz olduğuna hükmedildi. Yönerge alıkoymanın azami mühleti-
nin herhangi bir şekilde aşılmasına cevaz vermiyordu.