Background Image
Previous Page  34 / 521 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 34 / 521 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2012 (99)

Süha TANRIVER

33

gerekçeli olması, hem temel norm olan Anayasa’nın 141. maddesinin

üçüncü fıkrasının emri hem de adil yargılanma hakkının unsurları ara-

sında yer alan hakkaniyete uygun yargılanma hakkının bir alt öğesi

olan ve yasal çerçevede de Kanun’un 27. maddesinde düzenlenmiş

bulunan hukukî dinlenilme hakkının dikkate alınma boyutunun ve

sürpriz kararlar verilmesi yasağına uyulmasının bir gereğidir.

42-)

Yine, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373. maddesine, bir

fıkra olarak, yargılamaya ilişkin temel haklar bağlamında, usulî mük-

tesep hak kurumunun işlerlik kazanamayacağına açıkça vurgu yapan

bir düzenleme ilâve edilmelidir. Belirtilen bu husus, hem ileride uygu-

lanma alanı bulacak olan Anayasa Mahkemesi’ne kişisel başvuru yo-

luna müracaat sayısının azaltılması hem de yargılamaya ilişkin temel

haklar bağlamında vâki olabilecek ihlâller dolayısıyla Avrupa İnsan

Hakları Mahkemesi’ne yapılacak başvuruların sayısının kabarmasının

önlenmesi açısından, özel bir anlam ve önem taşımaktadır.

43-)

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun çekişmesiz yargı işlerini

belirleyen 382. maddesinin ikinci fıkrasının 13. bendinde yer alan ve-

layetin kaldırılması, eşlerden birinden alınarak diğerine verilmesi ve

kaldırılan velayetin geri verilmesi işi, hem kamu düzeni ile olan sıkı

bağı ve sıkça uygulama alanı bulması, hem de doğası gereği bir dava

olması hasebiyle, çekişmesiz yargı işleri arasından, mutlaka çıkartıl-

malıdır.

44-)

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 391. maddesinin üçüncü

fıkrası ile 394. maddesinin beşinci fıkrasında, ihtiyati tedbir kararları

bağlamında, kanun yolları ile ilgili özel düzenlemeler sevk edilmiştir.

İhtiyati tedbir kararları, özü itibariyle bir geçici karar olmasına rağ-

men, âdeta bir nihaî karar gibi, kişinin malvarlığı ve hatta şahıs varlığı

üzerinde, birebir ve doğrudan doğruya etki doğuran kararlardır. Bu

temel niteliği sebebiyle, hâlihazırda, nasıl ki ihtiyati tedbir talebinin

reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz üzerine mahkemece verilen ka-

rarlara karşı kanun yollarına gidilebiliyorsa; aynı şekilde, ihtiyati ted-

bir kararlarına karşı da, doğrudan doğruya kanun yoluna gidilebilme

olanağı, yapılacak olan bir yasal düzenleme ile mutlaka yaratılmalıdır.

Aynı husus, İcra ve İflâs Kanunu çerçevesinde ihtiyati haciz kurumu

bakımından da gözetilmelidir.

45-)

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 398. maddesinde, ihtiyati

tedbir kararının uygulanmasına ilişkin emre uymayan veya tedbir ka-