

TBB Dergisi 2012 (100)
Abdullah KARABOYACI
235
AYM’nin gerekçeli kararında;
Eşitlik ilkesinin amacının, aynı durumda bulunan kişilerin yasa-
lar karşısında aynı işleme bağlı tutulmalarını sağlamak, ayrım yapıl-
masını ve ayrıcalık tanınmasını önlemek olduğu, bu ilkeyle, aynı du-
rumda bulunan kimi kişi ve topluluklara ayrı kurallar uygulanarak
yasa karşısında eşitliğin ihlalinin yasaklandığı, yasa önünde eşitliğin
herkesin her yönden aynı kurallara bağlı tutulacağı anlamına gelme-
diği, durumlarındaki özelliklerin kimi kişiler ya da topluluklar için
değişik kuralları ve uygulamaları gerektirebileceği ve aynı hukuksal
durumlar aynı, ayrı hukuksal durumlar farklı kurallara bağlı tutulur-
sa Anayasa’da öngörülen eşitlik ilkesinin zedelenmeyeceği belirtile-
rek 4638 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihten önce dört yıllık
yükseköğretim kurumlarından mezun olarak komiser yardımcılığı
kursunu bitirenler ile bu tarihte anılan kursu bitirmekle birlikte he-
nüz dört yıllık yükseköğretim kurumlarından mezun olmayanların
aynı hukuksal konumda bulunmadıklarından eşitlik karşılaştırması-
na esas alınamayacağı,
Bir statüye bağlı olarak ileriye dönük beklenen haklar, kazanılmış
hak niteliği taşımadığından 4638 sayılı Kanun’un yürürlüğe girme-
sinden önce (A) grubu polis amiri unvanını kazanmamış olan kişi-
lerin (A) grubu polis amirliği yönünden kazanılmış haklarından söz
edilebilmesinin olanaklı olmadığı; diğer taraftan hukuk devleti ilke-
sinin önkoşullarından biri olan hukuk güvenliği ile kişilerin hukuki
güvenliğinin sağlanmasının amaçlandığı, hukuk güvenliği ilkesinin
hukuk normlarının öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve
işlemlerinde devlete güven duyabilmesini, devletin de yasal düzenle-
melerinde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçınması-
nı gerekli kıldığı,
3201 sayılı Kanun’un terfi ve atamaları düzenleyen 55’inci mad-
desinin 4638 sayılı Kanun ile değiştirilmesinden önceki hükümlerine
göre, dört yıllık yükseköğretim kurumlarından mezun olan polis-
lerden komiser yardımcılığı kursunu başarıyla tamamlamış olanla-
rın da (A) grubu polis amiri olma hakkının bulunması nedeniyle,
anılan mevzuat hükümlerine güvenerek (A) grubu polis amiri olma
beklentisiyle bir kısım polislerin yükseköğretim mezunu iken, Po-
lis Akademisinde komiser yardımcılığı kursuna katıldığı, diğer bir