Background Image
Previous Page  475 / 537 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 475 / 537 Next Page
Page Background

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararları

474

veya ceza hakkında 7 No.’lu Genel Yorumun yerine daha sona 10

Mart 1992 tarihli Genel Yorum geçirilmiştir. Bu Yorumda şöyle

denmektedir:

“12. İşkence veya diğer yasak muamelelerle elde edilen ikrarla-

rın veya diğer ifadelerin bir davada delil olarak kabulünün kanun

tarafından yasaklanması, Sözleşme’nin 7. maddesindeki ihlallerin

caydırılması bakımından büyük önem taşır.”

72. Birleşmiş Milletler İşkenceye Karşı Sözleşme’nin uygulanmasını

izleyen İşkenceye Karşı Komite, 11 Mayıs 1998 tarihli Almanya

hakkında Sonuçlandırıcı Gözlemlerinde (doc. no. A/53/44) şu

tavsiyede bulunmuştur: “Sözleşme’nin 15. maddesinin katı bir şe-

kilde uygulanması için özen gösterilmeli ve doğrudan veya her

türlü davada dolaylı olarak işkenceyle elde edilmiş bütün delille-

rin karar verecek olan yargıcın önüne gelmesi kesinlikle engellen-

melidir” (bk. §193).

(c) Diğer devletlerin mahkemeleri tarafından verilen kararlar

73. Zehirli ağacın meyvesi doktirini olarak anılan, devlet görevlileri-

nin hukuka aykırı eylemlerinin bir sonucu olarak öğrendikleri bil-

gilerin her hangi bir biçimde sanığın aleyhine olarak kullanılması

yasağı, Amerika Birleşik Devletleri hukuk geleneğine derin bir

şekilde kök salmıştır

(bk. örneğin, U.S. Supreme Court, no. 82-1651,

Nix v. Williams, 11 Haziran 1984 tarihli karar, 467 U.S. 431 (1984),

s. 441 vd.; U.S. Supreme Court, no. 82-5298, Segura v. United States,

5 Temmuz 1984 tarihli kararı, 468 U.S. 796 (1984), s. 796-97 ve 815;

ve U.S. Supreme Court, no. 07-513, Herring v. United States, 14 Ocak

2009 tarihli kararı, 555 U.S. ... (2009), II. A. kısım ve diğer referanslar)

.

Bu yasak, zorlamalı ikrarlarla elde edilen bilgiler için de geçerlidir

(bk. zorlamayla ilgili olarak U.S. Supreme Court, no. 50, Blackburn v.

Alabama, 11 Ocak 1960 tarihli karar, 361 U.S. 199, s. 205-207, ve U.S.

Supreme Court, no. 8, Townsend v. Sain, 18 Mart 1963 tarihli karar,

372 U.S. 293 (1963), s. 293 ve 307-309)

; bunun anlamı, eğer ikrar ek

bir delil elde edilmesine yol açmışsa, ikrarla birlikte, bu delil de

mahkeme tarafından kabuledilmez

(krş. yukarıda geçen Nix , s. 441,

ve yukarıda geçen Segura, s. 804)

. Bununla birlikte bir delil ancak,

hukuka aykırılığın delilin bulunmasında etkili bir neden olması