

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararları
478
keresinde kendisini itmiş ve kafasının duvara çarpmasına sebep
olmuştur. Başvurucu bu iddialarını destekleyen 4 ve 7 Ekim 2002
tarihlerinde polis doktorları tarafından verilmiş iki rapor sunmuş-
tur (bk. yukarıda parag. 21). Başvurucu bu olaydan sonra iradesi-
ne aykırı olarak Birstein’e götürüldüğünü ve cesedi bıraktığı yere
doğru ağaçlıklı alanda ayakkabısız olarak yürümeye zorlandığı-
nı ve polisin emriyle cesedin yerini tam olarak gösterdiğini iddia
etmiştir. Ayrıca Birstein’den dönerken diğer delillerin de yerini
göstermeye zorlanmıştır. Başvurucu, J.’nin öldüğünü öğrendikle-
ri halde polis tarafından tehdit edildiğini ve dolayısıyla sırf cezai
soruşturmayı ilerletmek amacıyla kendini suçlandırmaya zorlan-
dığını iddia etmiştir.
82. Başvurucu Birleşmiş Milletler İşkenceye karşı Sözleşme’nin özel-
likle 1 ve 15. maddelerine (bk. yukarıda parag. 64) atıfta buluna-
rak, ikrar elde edilmek üzere tabi tutulduğu muamelenin işkence
olarak nitelendirilmesi gerektiğini iddia etmiştir.
(ii) Hükümet
83. Hükümet, Daire önünde dediği gibi, başvurucunun 1 Ekim 2002
tarihinde sorgulanması sırasında Sözleşme’nin 3. maddesinin ihlal
edildiğini kabul etmiştir. Ancak Hükümet, başvurucunun sadece
J.’nin nerede olduğunu söylemeyecek olursa ağır acı verilmekle
tehdit edildiğini vurgulamıştır. Hükümet başvurucuya cinsel sal-
dırıda bulunulduğunu dair diğer tehditleri reddetmiştir. Hükü-
met, başvurucunun yaralarının söz konusu sorgulama sırasında
sebebiyet verildiği ve Birstein’de ayakkabısız olarak yürümeye
zorlandığı iddialarını da reddetmiştir. Başvurucunun cildindeki
lezyonlar Frankfurt havaalanındaki yakalama sırasında oluşmuş-
tur. Hükümet başvurucunun şimdiye kadar E.’nin göğsüne sadece
bir kez vurduğunu ve başının duvara sadece bir kez çarpıldığını
iddia ettiğini vurgulamıştır. Ulusal mahkemeler başka tehditlerin
ve yaraların kanıtlanmadığını tespit etmişlerdir.
84. Hükümet ayrıca polisler D. ve E.’nin, yaşamı büyük risk altında ol-
duğunu düşündükleri J.’nin yaşamını korumak için söz konusu sor-
gu yöntemlerine başvurduklarına işaret etmiştir. Hükümete göre
bu polisler o sırada J.’nin aslında ölmüş olduğunu bilmiyorlardı.