

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararları
486
103.Bu muamelenin fiziksel ve zihinsel etkileri konusunda Mahkeme,
daha önce J.’nin bulunduğu yeri söylemeyen başvurucunun sakla-
dığı çocuğun nerede olduğunu, tehdit altında ikrar ettiğini kayde-
der. Bundan sonra başvurucu, soruşturma boyunca J.’nin ölümü
hakkında ayrıntılı bilgi vermeyi sürdürmüştür. Bu durumda Mah-
keme, başvurucunun sorgu sırasında uğradığı kasıtlı kötü mua-
mele tehditlerinin gerçek ve yakın bir tehlike oluşturduğunu ve
başvurucuda önemli ölçüde korku, elem ve ıstıraba sebep olmuş
kabul edilebileceği kanaatindedir. Ne var ki başvurucu, bu mu-
amelenin uzun süreli olumsuz psikolojik sonuçlar doğurduğunu
gösteren tıbbi belgeler sunmuş değildir.
104.Mahkeme ayrıca, bu tehdidin spontane bir eylem olmadığını, fa-
kat kasıt oluşturacak tarzda, hesaplanmış ve tasarlanmış bir eylem
olduğunu gözlemlemektedir.
105.Mahkeme, bu tehdidin amacıyla ilgili olarak, J.’nin bulunduğu yer
hakkında bilgi almak için başvurucunun kasten böyle bir muame-
leye tabi tutulduğuna ikna olmuştur.
106.Mahkeme ayrıca, başvurucunun kasıtlı ve yakın bir tehdide, ka-
nun adamlarının gözetimi altındayken, anlaşılan kelepçeliyken ve
tabii korunmasız bir durumdayken tabi tutulduğunu kaydeder. D.
ve E.’nin devlet görevlileri olarak görevleri sırasında hareket ettik-
leri ve gerekirse tıbbi gözetim altında ve özel olarak eğitilmiş bir
görevliyle tehdidi gerçekleştirmeyi düşündükleri açıktır. Dahası,
D.’nin başvurucunun tehdit edilmesine ilişkin emri, spontane bir
karar değildir, çünkü D., daha önce de birkaç kez bu emri verdiği
halde astlarının bu emirlerine uymamalarından giderek daha fazla
rahatsızlık duyduktan sonra, E.’ye bu emri vermiştir. Bu tehdit,
J.’nin hayatının önemli ölçüde tehlikede olduğuna inanan polisle-
rin yoğun bir baskı altında oldukları, giderek tansiyonun ve gerili-
min yükseldiği bir ortamda meydana gelmiştir.
107.Bu bağlamda Mahkeme, polislerin eylemlerindeki saikin çocu-
ğun yaşamını kurtarmak olduğunu kabul etmektedir. Ancak,
Sözleşme’nin 3. maddesi ile Mahkeme’nin yerleşik içtihatları göz
önünde tutulduğunda, mağdurun eylemi veya yetkililerin saiki
ne olursa olsun, kötü muamele yasağının uygulanacağını vurgu-
lamak gerekir (bk. yukarıda parag. 87). Bir kimsenin yaşamı risk