Background Image
Previous Page  68 / 537 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 68 / 537 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2012 (101)

Güçlü AKYÜREK

67

kırı kabul etmiş, bu delile dayanılarak verilen mahkumiyet kararını da

bozmuştur

20

. Aynı şekilde 4. Ceza Dairesi 2009 yılında kişilerin görüntü

ve seslerinin, ancak hukuka ve yöntemine uygun olarak kaydedilmesi

halinde delil olarak kabul edilebileceği gerekçesiyle gizli kaydı değer-

lendirme dışı tutmuştur

21

. Askeri Yargıtay 2. Dairesi ise 26 Nisan 1973

tarihli kararında “

kanuna, ahlaka ve genel adaba aykırı surette toplanan de-

lilleri, hakim, telakki etmekten kaçınmak

zorundadır” biçiminde görüş bil-

dirmiş

22

, 5. Dairesi ise 11 Ocak 1995 tarih ve 1995/30-34 sayılı kararında

usulüne uygun başlayan aramanın daha sonra yetki aşılarak hukuka

aykırı hale geldiği olayda işlemi değerlendirme dışı tutmuştur

23

.

Zaten Anayasa’nın 38. maddesine 2001 yılında 6. fıkra olarak ekle-

nen

“Kanuna aykırı olarak elde edilmiş bulgular, delil olarak kabul edilmez”

emredici hükmünün yanında gerek eski dönemde mülga 1412 sayılı

yasanın 254. maddesine 1992 yılında 3842 sayılı yasa ile eklenen 2. fık-

radaki “

Soruşturma ve kovuşturma organlarının hukuka aykırı şekilde elde

ettikleri deliller hükme esas alınamaz

” hükmü, gerekse yürürlükteki 5271

sayılı yasanın 217. maddesinin 2. fıkrasındaki “

Yüklenen suç, hukuka

uygun bir şekilde elde edilmiş her türlü delille ispat edilebilir

” hükmü, hiç-

bir istisna veya farklı uygulamaya izin vermeksizin hukuka aykırı de-

lilleri mutlak olarak değerlendirme dışı bırakmaktadır. Bazı yazarlar,

kimi istisnaların bulunması gerektiğini ifade etseler de genel kabul bu

yöndedir

24

.

Avrupa’daki benzer bir örnek ise Fransa’dır. Öğretide yasak de-

lil ile basit usule aykırılık arasında ayrım yapmanın gereksiz olduğu

ifade edilmekte ve hukuka aykırı delilin her halde değerlendirme dışı

bırakılması gerektiği söylenmektedir. Fransız Yargıtayı da zamanla

esnetmekle birlikte kural olarak bu ilkeyi kabul etmektedir. Nitekim

Yüksek Mahkeme, yasada öngörülen usulün

“dolanılması”

anlamına

gelecek yetkilere başvurulması halinde delili reddederken, açık yasak-

20 Y. 7.CD. E:2003/13539 K:2005/8098 T:20.6.2005,

www.kazanci.com

(Erişim:

29.11.2011); Yener Ünver – Hakan Hakeri,

a.g.e.

, s. 643.

21 Y. 4.CD. E:2007/11957 K:2009/21077 T:22.12.2009,

Yargıtay Kararları Dergisi

,

Cilt:37 Sayı:10, Ankara, Ekim 2011, s. 1889.

22 Yener Ünver – Hakan Hakeri,

a.g.e.

, s. 635.

23 Tevfik Odman,

“Hukuka Aykırı Şekilde Elde Edilen Delillerin Kullanılma Sorunu”

,

İnsan Hakları Merkezi Dergisi

, Cilt III Sayı 4, Ankara, 1995, s. 27.

24 Tevfik Odman,

a.g.e.

, s. 22; Bahri Öztürk,

a.g.e.

, s. 45; Seydi Kaymaz,

a.g.e.

, s. 265-

266; Nur Centel – Hamide Zafer,

a.g.e.

, s. 697-698; Mahmut Koca,

a.g.e.

, s. 223.