Background Image
Previous Page  72 / 537 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 72 / 537 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2012 (101)

Güçlü AKYÜREK

71

olarak değerlendirme dışı tutulması gerektiğini ortaya koyarken (AY m.

38/6, mülga CMUK m. 254/2, CMK m. 217/2 ve m. 289/1-i) hatta söz

konusu hükümlerin olmadığı 1961 Anayasası döneminde Anayasa’nın

hukuk devletiyle ilgili 2. maddesi ve bağlayıcılıkla ilgili 8. maddesinden

hareketle hukuka aykırı elde edilen delillerin kesinlikle değerlendiril-

memesi gerektiği savunulurken

38

, Yargıtay’ın

“nispi değerlendirme yasa-

ğı”

görüşü çerçevesinde bir içtihadı da bulunmaktadır. 5. Ceza Dairesi,

yasa gereği tanıkların ayrı ayrı dinlenmesi gerekirken buna uymayan

mahkemenin verdiği kararı,

“sonuca etkili olmadığı”

gerekçesi ile boz-

mamış ve onamıştır

39

. Öte yandan Ceza Genel Kurulu’nun 2007 tarihli

kararında

40

, söz konusu görüşü açıkça ifade etmiştir. Somut olayda ya-

pılan arama sırasında bulunması gereken kişiler konusundaki hükme

(CMK m. 120/1) uyulmadığı gerekçesiyle aramanın hukuka aykırı ol-

duğu iddia edilmiştir. Ceza Genel Kurulu, değerlendirme yapılırken “

il-

liyet bağı, etkileme gücü ve hak ihlali kriterlerine

” yer verilmesi gerektiğini

ifade ederek aslında

“nispi değerlendirme yasağı”

görüşünü tanımlamış,

hak ihlali yokken değerlendirme yasağı getirmenin “

uzun vadede son de-

rece ağır sonuçları da birlikte getireceğini

” ifade etmiştir. Hatta Kurul, şekle

ilişkin bir koşulun ihlal edilmesinin elde edilen delilleri

“hukuka aykırı

hale”

getirmeyeceğini da savunarak hukuka aykırı delil konusunun içe-

riğini ölçüsüz biçimde daraltan, usul kurallarını da

“uyulması zorunlu

olmayan”

şekli ilişkin koşullar ve esas ilişkin koşullar / diğer koşullar (?)

olarak ikiye ayırmış, ancak ayrımın ölçütünü belirlememiştir.

d) Delilin hukuka uygun olarak elde edilebilirliği görüşü: İsviçre

kaynaklı bir görüş olup yoğun biçimde İsviçre Federal Mahkemesi ta-

rafından ortaya konmuştur. Buna göre özellikle

“ağır suçlarda”

, hukuka

aykırı biçimde elde edilen bir delil, gerçekte hukuka uygun olarak da

elde edilebilecekse değerlendirme dışı tutulmaz. Bu bağlamda hukuka

aykırı delilin “

yalnızca hukuka uygun biçimde elde edilmesi imkânsız ise

reddedilebileceği İsviçre Federal Mahkemesi tarafından ifade edilmiş-

tir

41

. Hatta 9 Kasım 1978 tarihli kararda, resmi görevli olmayan bir kişi

38 Oya Araslı,

Özel Yaşamın Gizliliği Hakkı ve T.C. Anayasasındaki

Düzenlenişi,

Doçentlik Tezi, Ankara, 1979. s. 239.

39 Y. 5.CD. E:1992/174 K:1992/465 T:12.12.1992 bkz. Nurullah Kunter – Feridun

Yenisey – Ayşe Nuhoğlu,

a.g.e.,

s. 1473.

40 YCGK E:2007/7-147 K:2007/159 T:26.6.2007,

İstanbul Barosu Dergisi

, Cilt:82 Sayı:1,

İstanbul, Ocak-Şubat 2008, s. 451-466.

41 ATF 96 I 437, JdT 1972 I 217 bkz. Jean Gauthier,

“Les résultats de l’audio-surveillance