

TBB Dergisi 2012 (102)
Mustafa ÜNLÜTEPE
209
ifa etmekle yükümlü olan borçlunun, sözleşmenin oluşturulması saf-
hasında, üst sınır aşan kısmın da teminattan faydalanacağına ilişkin
hükmün, sözleşmeye dâhil edilmesinde büyük çoğunlukla pazarlık
olanağı olmayacaktır. Bu şekilde üst sınırın aşılarak şişirilmesi müm-
kün olacaktır. Ayrıca ipoteğin borçludan başka bir kimsenin vermiş
olduğu hallerde, üst sınıra kadar taşınmaz ile sorumlu olan taşınmaz
maliki, emredici hükmün çiğnenmesi ile paraya çevirme neticesinde
sorumlu olmayacağı aşan kısımdan da sorumlu tutulmuş olacaktır.
Böylelikle sadece taşınmaz ile sorumluluğu söz konusu iken şahsi ola-
rak da sorumlu tutulması yoluna gidilmiş olacaktır. Açıklanan neden-
lerle, bunun gibi anlaşmalara cevaz verilmesi mümkün olmamalıdır.
İpoteğin paraya çevrilmesi neticesinde elde edilmiş bulunan tuta-
rın, alacağın üst sınırı aşan kısmını da karşılaması halinde, doktrinde
kabul edilmekte olan bir görüş
123
, alacaklının adi takip yoluna başvur-
maya zorlanmasının yerinde olmadığını ve satış tutarının, diğer ala-
caklıların da alacaklarının karşılanmasına yetmesi halinde, aşan kıs-
mın, bu tutardan karşılanması gerektiğini savunmaktadır. Bir diğer
görüş
124
ise ipoteğin paraya çevrilmesi sonucunda elde edilmiş bulu-
nan tutar, tüm alacak kalemlerini karşılamakta olsa da sonucu değiş-
tirmeyeceğini ve üst sınırı aşan alacakların, adi alacak olarak kalaca-
ğını ifade etmektedir. Kanaatimizce, yukarıda ifade etmiş olduğumuz
gerekçelerle, ikinci görüşün kabul edilmesi yerindedir.
Zorunlu masraflar ve özellikle ödenmiş bulunan sigorta primlerinin
üst sınır ipoteğinin sağlamış olduğu teminattan faydalanması noktasın-
da doktrinde farklı görüşler ileri sürülmüştür. Bir görüş
125
belirtilen ala-
cak kalemlerinin, üst sınır içerisinde kalmak koşuluyla, ipoteğin sağla-
dığı teminattan faydalanacağını benimsemektedir. Diğer bir görüş
126
ise
haklı olarak, söz konusu zorunlu masrafların, taşınmaz üzerinde hak
sahibi olan diğer ilgililerin de menfaatine hizmet ettiğinden, belirtilen
alacak kalemlerinin, ipoteğin tescil edilmiş olduğu üst sınır içinde kal-
ması gerekmeksizin, satış bedelinden karşılanması talep edilebileceğini
kabul etmektedir. Buna göre, tüm ilgililerin faydalanacağı bu masraf-
123 Şener, s. 39, 215.
124 Helvacı, İpotek Hakkı, s. 157.
125 Oğuzman, Seliçi, Oktay-Özdemir, s. 757.
126 Gülekli, s. 100; Altop, s. 27; Sarı, s. 987; Günel, s. 265-266; Helvacı, İpotek Hakkı, s.
158; Karahacıoğlu, Doğrusöz, Altın, s. 150-151.