

İdari İşlemin İcrailiği
274
ni söylemektedir
39
. Danıştay’ın getirdiği tanımlar, menfaat koşulunun
varlığını da gündeme getirmektedir, ki
Erkut
’a göre
“kesin ve yürütü-
lebilir işlem”
kavramı işlemin kimliği ile ilgili olup iptal davasının ob-
jektif koşulunu, menfaat ihlali ise idare edilenlerin işlem karşısındaki
hukuksal konumu bakımından sübjektif koşulunu oluşturmakta olup,
“kesin ve yürütülebilir işlem”
içeriğinin belirlenmesinde menfaat ihlali
koşulunun herhangi bir ölçüt olarak ele alınabilmesi mümkün değil-
dir
40
.
“Kesin ve yürütülebilir işlem”
kavramı, icrai işlem kavramına göre
yargısal denetimi daha daraltıcı nitelikte olup, icrai işlem kesin değilse
iptal davasına konu olamayacaktır
41
.
İdare yargıcının, işlemin icrailiği ile kesin ve yürütülebilirliği ile
ilgili olarak bir arada değerlendirme yaptığı görülmektedir. Nitekim
Danıştay’ın bir kararındaki açıklaması şöyledir
42
;
“Bir idari işlemin kesin
ve yürütülmesi zorunlu sayılabilmesi hukuk düzeninde varlık kazanabilmesi
için gerekli prosedürün son aşamasını geçirmiş bulunmasına, başka bir idari
makamın onayına ihtiyaç göstermeksizin hukuk düzeninde değişiklikler mey-
dana getirebilmesine, başka bir anlatımla idare edilenlerin hukukunu şu ya da
bu yönde etkileyebilmesine bağlıdır.”
Danıştay genel olarak, o işlem için
gerekli prosedürü tamamlanması ve başka bir makamın onayına gerek
kalmaması halinde kesin ve yürütülmesi zorunlu şartının gerçekleşti-
ğini kabul etmektedir. Kanaatimizce böyle bir değerlendirme icrailik
kavramı bakımından yerinde olmadığı gibi her kesin işlemin icrai iş-
lem kabul edilmesi gibi doğru olmayan bir sonuca yöneltecektir. Kural
olarak icrailik özelliği idari işlemin doğduğu anda onun bünyesinde
yer alır. Dolayısıyla bir idari işlemin iptal davasına konu olmaması,
icarilik özelliğine sahip olmamasından değil yöneldiği kişi üzerinde
henüz etkisini göstermediğinden yani maddi dünyada uygulanmama-
sından
43
kaynaklanmaktadır. Diğer taraftan iç işleyişte kesin bir işlem
39
Sezginer, s.46.
40
Erkut, Kesin ve Yürütülebilir İşlem Kavramı, s.111.
41
Erkut, Kesin ve Yürütülebilir İşlem Kavramı, s.114.
42
Da. 3D. T. 17.10.1991, E. 1989/4241, K. 1991/26499.
43
Üçüncü kişiler bakımından yürürlük başlangıcı ile ilgili olarak imza kuramı ile
yayın ve bildirim kuramı görüşleri mevcuttur. İmza kuramına göre idari işlem ya-
pıldığı andan başlayarak hukuki etkilerini gösterir. İşlem yetkili makamın imzası
ile tamamlanır. İkinci kurama göre idari işlemler imzayla değil yayın ve bildirim
yoluyla açıklanarak yürürlüğe girer. Bu kuramların incelenmesi için Bkz. Tekin
Akıllıoğlu, “Yönetsel İşlemlerde Yürürlüğe Giriş Sorunu”,
Amme İdaresi Dergisi
,
Ankara 1979, C:XII, S.2, s.33 vd.