Background Image
Previous Page  403 / 465 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 403 / 465 Next Page
Page Background

Yargıtay Kararları

402

b- Maddi sorun bakımından mahkemeye bırakılmış serbest değer-

lendirme yetkisi söz konusu olmamalıdır. Yargıtay Ceza Genel

Kurulunun 15.06.2004 gün ve 115-138 sayılı kararında da belirtildiği

üzere; bu düzenleme ile temyiz aşamasında saptanan hukuka aykırı-

lıkların doğrudan Yargıtayca giderilmesi, yeni bir karar verilmek üze-

re dosyanın esas mahkemesine gönderilmesine ihtiyaç duyulmadığı

durumlarda, yargılamanın gereksiz yere uzamasına engel olmayı ve

işin temyiz denetimi aşamasında bitirilmesi amaçlanmaktadır.

Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;

Somut olayda, 5237 sayılı TCY’nın 143. maddesinin uygulama ko-

şulları bulunmadığı halde yerel mahkemece anılan madde ile uygu-

lama yapılması usul ve yasaya aykırı olup, Özel Daire tarafından bu

hususun bozma nedeni yapılmasında bir isabetsizlik yoktur.

Ancak, Özel Dairece diğer iki nedenle birlikte bozma nedeni yapı-

lan bu hukuka aykırılıktan ötürü, yeni bir karar verilebilmesi için bir

araştırmaya gerek olmadığı gibi, mahkemeye bırakılmış serbest bir de-

ğerlendirme yetkisi de bulunmadığından, diğer bozma nedenlerinin

kaldırılmasından sonra yerel mahkeme hükmünün bozulmasına ge-

rek olmayıp, 1412 sayılı CYUY’nın 322. maddesinin amacı da dikkate

alındığında, bozma nedeni sayılan bu aykırılığın Yargıtayca verilecek

bir kararla düzeltilmesi olanaklı ve gereklidir.

Bu itibarla, Yargıtay C. Başsavcılığı itirazının kabulü ile Özel Dai-

re bozma kararının kaldırılmasına, yerel mahkeme hükmünün, somut

olayda uygulanma koşulları bulunmayan 5237 sayılı TCY’nın 143.

maddesi ile uygulama yapılması isabetsizliğinden bozulmasına, bu

husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 1412 sayılı

CYUY’nın 322. maddesi uyarınca yerel mahkeme hükmündeki;

“Sa-

nığın hırsızlık suçunu geceleyin işlediği anlaşılmakla cezasının 5237 sayılı

TCK’nun 143. maddesi uyarınca takdiren 1/12 oranında arttırılarak 2 yıl 2

ay hapis cezası ile cezalandırılmasına”

bölümünün çıkartılması ve cezanın

5237 sayılı TCY’nın 142/1-f, 168/2 ve 62. maddeleri uyarınca sonuç

olarak 6 ay 20 gün hapis cezası şeklinde belirlenmesi suretiyle, Özel

Dairece eleştiri konusu yapılan hususlar dışında sair yönleri usul ve

yasaya uygun bulunan hükmün düzeltilerek onanmasına karar veril-

melidir.