

Yargıtay Kararları
412
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tebliğnamesinden haberdar olduğu
anlaşılmaktadır. Ayrıca dosya içerisinde sanık müdafiinin, 7201 sayılı
Yasanın 54. maddesi uyarınca A.A. hakkında suç duyurusunda bu-
lunduğuna veya adı geçen kişinin bu nedenle yargılandığına ilişkin
herhangi bir bilgi ve belgede bulunmamaktadır.
Diğer taraftan 7201 sayılı Tebligat Yasasının 11. maddesinde bir-
den fazla müdafiin bulunması halinde bunlardan birine yapılan teb-
liğin yeterli olacağının belirtilmiş olması karşısında, sanık müdafile-
rinden Avukat A.K.’nin 02.11.2009 tarihinde, Avukat S.Y.N.’nin ise
11.12.2009 tarihinde, içerisinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı teb-
liğnamesi de olan dosyanın fotokopisini almış olmaları nedeniyle teb-
liğe konu olan tebliğnameyi öğrendiklerinin de kabulünde zorunluluk
bulunmaktadır.
Ayrıca Avukat A.K. 23.12.2009, Avukat S.Y.N. de 02.02.2010 tari-
hinde Özel Daireye gönderdikleri ek temyiz dilekçelerinde tebliğna-
menin kendilerine tebliğ edilmediğini ileri sürmemişler, yine Avukat
S.Y.N., yerel mahkeme hükmü Özel Dairece onanarak kesinleştikten
sonra Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği itiraz yasa yo-
luna gidilmesi istemini içerir 03.05.2010 tarihli dilekçesinde, tebliğ-
namenin kendisine tebliğ edilmediğine ilişkin herhangi anlatıma yer
vermemiştir.
Bu durumda, sanık müdafileri Avukat A.K. ve Avukat S.Y.N.’nin
, yerel mahkeme hükmünün Özel Dairece incelenmesinden beş ay ka-
dar önce dosyadan fotokopi almak suretiyle Yargıtay Cumhuriyet Baş-
savcılığı tebliğnamesinden haberdar oldukları ve ek temyiz dilekçesi
sunduklarının anlaşılması karşısında, tebliğin amacının bilgilendirme
olduğu da göz önünde bulundurulduğunda sanığın savunma hakkı-
nın kısıtlandığının kabulüne olanak bulunmamaktadır.
Kaldı ki, sahteliği veya gerçeğe aykırı olarak düzenlendiği aynı ni-
telikte bir belge ile kanıtlanmadıkça geçerli bulunan ve bu yönde her-
hangi bir iddia da ileri sürülmeyen tebligat evrakında, tebligatı alan
A.A.’nın , sanık müdafii Avukat M.A.’nın bürosunda değil, bitişiğinde
bulunan başka bir avukatın yanında çalıştığı, söz konusu tebligatın da
kendisine Avukat M.A.’ya iletilmek üzere verildiği belirtilmemiş, ak-
sine adı geçen kişinin Avukat M.A.’nın işçisi olduğu açıklamasına yer
verilmiş, evrak da A.A. tarafından imzalanmıştır. Bu durum karşısın-