Background Image
Previous Page  413 / 465 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 413 / 465 Next Page
Page Background

Yargıtay Kararları

412

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tebliğnamesinden haberdar olduğu

anlaşılmaktadır. Ayrıca dosya içerisinde sanık müdafiinin, 7201 sayılı

Yasanın 54. maddesi uyarınca A.A. hakkında suç duyurusunda bu-

lunduğuna veya adı geçen kişinin bu nedenle yargılandığına ilişkin

herhangi bir bilgi ve belgede bulunmamaktadır.

Diğer taraftan 7201 sayılı Tebligat Yasasının 11. maddesinde bir-

den fazla müdafiin bulunması halinde bunlardan birine yapılan teb-

liğin yeterli olacağının belirtilmiş olması karşısında, sanık müdafile-

rinden Avukat A.K.’nin 02.11.2009 tarihinde, Avukat S.Y.N.’nin ise

11.12.2009 tarihinde, içerisinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı teb-

liğnamesi de olan dosyanın fotokopisini almış olmaları nedeniyle teb-

liğe konu olan tebliğnameyi öğrendiklerinin de kabulünde zorunluluk

bulunmaktadır.

Ayrıca Avukat A.K. 23.12.2009, Avukat S.Y.N. de 02.02.2010 tari-

hinde Özel Daireye gönderdikleri ek temyiz dilekçelerinde tebliğna-

menin kendilerine tebliğ edilmediğini ileri sürmemişler, yine Avukat

S.Y.N., yerel mahkeme hükmü Özel Dairece onanarak kesinleştikten

sonra Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği itiraz yasa yo-

luna gidilmesi istemini içerir 03.05.2010 tarihli dilekçesinde, tebliğ-

namenin kendisine tebliğ edilmediğine ilişkin herhangi anlatıma yer

vermemiştir.

Bu durumda, sanık müdafileri Avukat A.K. ve Avukat S.Y.N.’nin

, yerel mahkeme hükmünün Özel Dairece incelenmesinden beş ay ka-

dar önce dosyadan fotokopi almak suretiyle Yargıtay Cumhuriyet Baş-

savcılığı tebliğnamesinden haberdar oldukları ve ek temyiz dilekçesi

sunduklarının anlaşılması karşısında, tebliğin amacının bilgilendirme

olduğu da göz önünde bulundurulduğunda sanığın savunma hakkı-

nın kısıtlandığının kabulüne olanak bulunmamaktadır.

Kaldı ki, sahteliği veya gerçeğe aykırı olarak düzenlendiği aynı ni-

telikte bir belge ile kanıtlanmadıkça geçerli bulunan ve bu yönde her-

hangi bir iddia da ileri sürülmeyen tebligat evrakında, tebligatı alan

A.A.’nın , sanık müdafii Avukat M.A.’nın bürosunda değil, bitişiğinde

bulunan başka bir avukatın yanında çalıştığı, söz konusu tebligatın da

kendisine Avukat M.A.’ya iletilmek üzere verildiği belirtilmemiş, ak-

sine adı geçen kişinin Avukat M.A.’nın işçisi olduğu açıklamasına yer

verilmiş, evrak da A.A. tarafından imzalanmıştır. Bu durum karşısın-