Background Image
Previous Page  20 / 441 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 20 / 441 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2013 (104)

Süha TANRIVER

19

edilen hakkaniyetten maksat, taraflar arasında tam bir eşitliğin kurul-

ması ve bu eşitliğin, yargılama süresince bozulmadan devam ettiril-

mesidir

23

. Bunun sağlanabilmesinin aracı ise,

“silahların eşitliği”

ilke-

sidir

24

. Silahların eşitliği ilkesi, anayasal ilkelerden olan hukuk devleti

ve eşitlik ilkelerinin (Anayasa m. 2, 10) yargılama hukukundaki somut

görünüm biçimlerinden birisini oluşturur

25

. Bu ilke, mahkeme önünde

sahip olunan hak ve yükümlülükler bakımından, taraflar arasında tam

bir eşitliğin gözetilmesini, bu dengenin, yargılama boyunca, yargıla-

manın her aşamasında korunmasını, yani, mücadelenin, eşit silahlarla

gerçekleştirilmesini ifade eder

26

. Silahların eşitliğinin sağlanabilmesi

için, tarafların yargılama sonunda verilecek karara, eşit şekilde etki

edebilmelerine ve eşitlik temeline dayalı bir biçimde, karşılıklı olarak

iddia ve savunmalarda bulunabilmelerine, bunları tartışabilmelerine

olanak veren bir ortamın, tüm yargılama boyunca yaratılması şarttır

27

.

Bunun gerçekleştirilebilmesi için, hâkimin, yargılama süresince, taraf-

lara aynı mesafede bulunması ve her iki tarafa eşit iddia ve savunma

hakkı ve bu çerçevede eşit olarak delillerini ileri sürebilme, diğer tara-

fın delillerini inceleme ve tartışma olanağı verilmesi, yani eşit şekilde

davranması gerekir

28

; yapılacak olan yargılamayla, alınacak olan ka-

rarın, objektif bir nitelik taşıması da, ancak bu suretle sağlanabilir

29

.

Tabiî hâkim ilkesi, özellikle, sözü edilen hususun gerçekleştirilebilme-

sinin, ön şartı konumundadır. Çünkü, bir mahkemenin oluşumu, tabiî

hâkim ilkesine aykırı bir biçimde gerçekleştirildi ise, hâkimin, önün-

de cereyan edecek yargılamada, taraflara eşit mesafede bulunması ve

eşit işlem yapması pek mümkün olmaz. Sonuç olarak, bu bağlamda

bir değerlendirme yapıldığında, bir mahkemenin oluşumunun tabiî

hâkim ilkesine aykırılık arzetmesinin, adil yargılanma hakkının, diğer

öğelerini de temelden etkileyen, ciddî ve ağır bir ihlâl biçimi olduğu

söylenebilir. Çünkü, tabiî hâkim ilkesi, sağlıklı ve adil bir yargılama

yapılabilmesinin ön şartı, her şeyin başı konumundadır.

23

Pekcanıtez, s. 45; Tanrıver – Adil Yargılanma, s. 230.

24

İnceoğlu, s. 212; Tanrıver – Adil Yargılanma, s. 230.

25

Pekcanıtez, s. 45-46.

26

İnceoğlu, s. 212; Pekcanıtez – Adil Yargılanma, s. 46; Tanrıver – Adil Yargılanma,

s. 230. Ceza yargısı bakımından bkz: Donay, s. 48.

27

Tanrıver – Adil Yargılanma, s. 230; Pekcanıtez – Adil Yargılanma, s. 46.

28

Tanrıver – Adil Yargılanma, s. 230; Pekcanıtez – Adil Yargılanma, s. 46-47.

29

Tanrıver – Adil Yargılanma, s. 230.