Background Image
Previous Page  308 / 441 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 308 / 441 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2013 (104)

Y. Burak ASLANPINAR

307

Kanun koyucu, vergi dairesine karşılıksız çek verenlerin borç asıllarının

tamamının ve doğmuş olan % 10 tazminatın da % 30’unun ödenmesi koşu-

luyla soruşturma, kovuşturma ve açılmış davadan vazgeçmekle, tahsil edi-

lemeyen kamu alacaklarının hızla tahsil edilmesini özendiren bir düzenleme

yapmakla kamu yararı amacını gözetmiştir.

Mükelleflerin bu yasadan yararlanabilmeleri için ihtilaf yaratmamala-

rı veya yaratılmış ihtilaflardan vazgeçmeleri koşulu önceki maddelerde sık-

ça belirtilmiştir. Kuşkusuz ihtilafları en aza indirme amacı kamu yararına-

dır. Bu amacı gerçekleştirmek için anayasal ilkelere uygun davranılması da

tartışılamaz.”

17

3. Değerlendirme

Yukarıdaki vergi affına ilişkin değerlendirmeler bu karar için de

geçerli olmakla birlikte, burada AYM’nin hukukilik denetimi yaptığı

biçiminde açıklanması mümkün olmayan başkaca bir gerekçe daha

bulunmaktadır. Buna göre; vergi dairesine karşılıksız çek verenler,

borçlarının belli bir kısmını ödemek koşuluyla ceza yargılamasından

kurtulabilmektedirler.

AYM’nin böylesi bir hükmü Anayasa’ya aykırı bulmazken kullan-

dığı çıkış yolu yine kamu yararı olmuştur.

Öncelikle, “mali af” niteliği taşıyan bir kanun ile hürriyeti bağla-

yıcı ceza gerektiren bir durumun affedilmesi kanun yapma tekniğine

çok da uygun değildir.

Günümüzde hürriyeti bağlayıcı ceza gerektirmeyen karşılıksız çek

keşide etme suçu, kararın verildiği dönemde ağır yaptırımlara tâbi idi.

Burada devlete (vergi idaresine) karşılıksız çek keşide eden kişilerin

affedilmesi, ancak aynı dönemde özel hukuk ilişkilerinde, bu şekilde

davranışta bulunanların ağır cezai yaptırımlara tâbi olmaya devam et-

mesi anayasal hukuk devleti ve kanun önünde eşitlik ilkesi ile bağdaş-

mamaktadır.

17

AYM’nin 24.06.1993 tarih ve E. 1992/29, K. 1993/23 sayılı Kararı (23.12.1999 tarih

ve 23915 sayılı RG’de yayımlanmıştır).