

Hukuk Yargılamasında Dava Sebebi Üzerine Bir İnceleme
176
güvenlik ve yargı erkine güven kesin hüküm müessesi ile sağlanır
190
.
Kesin hükmün bu amacı iki türlü kesin hükümle gerçekleşir. Bir ka-
rarın şekli anlamda kesinliği söz konusu karara karşı olağan kanun
yollarının tüketilmesidir ki, bir karar şekli anlamda kesinleşince, yani
öngörülen tüm kanun yollarının tüketilmesi, görülmekte olan dava-
nın sona erdiği anlamına gelir
191
. Maddi anlamda kesin hüküm ise,
kararın yeniden çekişme konusu yapılamamasını tazammun eder
192
.
Maddi anlamda kesin hüküm
193
, karara tanınan kanuni hakikat vas-
fıdır
194
. Bu vasfa mazhar olan karar hakkında tekrar dava açılamaz,
dava mevzuu yapılamaz
195
. Keza, kesin hüküm ancak konusunu teş-
kil eden husus hakkında muteberdir. Kesin hükmün mevcudiyeti için
üç şeyin mecmuu gerekir
196
. Bunlar taraflar, dava konusu ve dava se-
bebi, yani vakıaların müttehit olması
197
, birleşmesi yahut aynı olması
190
Gürdoğan, s.29.
191
Gürdoğan, s.29.
192
Gürdoğan, s.52. “Kesin hükmün menfi neticesi, kesin hükme iktiran eden mesele
hakkında yeni bir dava açılamamasıdır.”
193
Karslı, s.475.
194
Gürdoğan, s.29.
195
“Bilindiği üzere, maddi anlamda kesin hüküm, yargısal (kazai) kararlara tanınan
yasal gerçeklik (hakikat) vasfıdır. Bu vasıf yargısal (kazai) kararların gerçeğe (ha-
kikate) uygun olarak verildiğinin kabul edilmesini zorunlu kılar. Kesin hüküm
kuralı, haklı ve adil kararların korunması yanında, kişiler arasındaki çekişme-
lerin sonsuza dek devam etmesini önlemek, toplumun istikrar ve düzenini sağ-
lamak, hukukun ve yargının güvenirliğini korumak amacıyla kabul edilmiştir.
Bütün yasal yollar kapandıktan ve verilen hüküm kesinleştikten sonra aynı da-
vanın tekrar yargı önüne getirilmesi toplumda sonu gelmeyen çekişmelere, hu-
zursuzluklara, istikrarsızlıklara, kazanılmış hakların her zaman ortadan kaldırı-
labileceği endişesine neden olur. Çelişkili kararların çıkmasına sebebiyet verir.bu
itibarla, tarafları, mevzuu ve sebebi aynı olan Devletin iştiraki, hakimin tarafsız
araştırması ve iradesi ile kurulan, tüm yasal yollardan geçmek suretiyle; diğer bir
anlatımla şekli yönüyle de kesinleşen önceki hükmün korunmasında kamunun
büyük yararı bulunmaktadır.” (3.HD 06.06.2012, 10195/14444).
196
“6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 303. maddesi uyarınca her iki da-
vanın taraflarının, dava sebebinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya
ait talep sonucunun aynı olması halinde kesin hükmün koşullarının oluştuğunun
kabulü gerekir.” (10.HD 29.11.2011, 12893/16535).
197
“Maddi anlamda kesin hükmün koşulları HUMK m. 237’de açıklanmıştır. Bunlar;
dava konularının, dava nedenlerinin ve yanlarının aynı olmasıdır. Somut olayda
görülmekte olan dava ile daha önce görülen davanın yanlarının aynı olduğu ko-
nusunda bir tereddüt bulunmamaktadır. Kesin hükmün ikinci koşulu olan müd-
deabih, dava konusu yapılmış olan hak, yani dava ile elde edilmek istenen sonuç-
tur. Önceki dava ile yeni davanın konularının aynı olup olmadığını anlamak için
hakimin eski davada verilen kararın hüküm fıkrası ile yeni davada ileri sürülen
talep sonucunun karşılaştırılması gerekir. Eski ve yeni davanın konusu olan maddi
şeyler fiziki bakımdan aynı olsa bile, bu şeyler üzerinde talep olunan haklar deği-