Background Image
Previous Page  186 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 186 / 473 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2013 (106)

Ahmet Cshit İYİLİKLİ

185

narak isteminin haklı görülmesi üzerine, bu kez aynı sebep, yani va-

kıaya dayanarak bu kez sözleşme hukuki sebebi tahtında dava ikame

etmesi ihtimalinde, mahkeme menfaat yokluğundan dolayı davayı red

edecektir. Yukarıda kesin hüküm başlığındaki örnekte, A’nın, trafik

kazası sonrası zararının giderimi için haksız fiil hukuki sebebi altın-

da talebinin mahkemece kabul edilmesi üzerine, bu kere aynı vakıaya

dayanarak B’ye karşı sözleşmeye, yani borca aykırılık sebebine daya-

narak açtığı dava, menfaat yokluğundan red edilecektir. Benzer şekil-

de, bir davada iddia ve savunma olarak ileri sürülebilecek vakıaların,

bağımsız bir davada ileri sürülmesinde de hukuki yarar eksikliği gün-

deme gelecektir

242

. Son olarak, söylenmesi gereken, tespit davalarında

hukuki menfaat kavramıdır. Tespit davalarında menfaat, ulaşılmak ya

61 ve yeni Türk Borçlar Kanunun 77. maddesinin, Hukuk Muhakemeleri Kanu-

nun 29. maddesinin gözönüne alınarak uyuşmazlığın çözüme kavuşturulması

gerekir. Genel olarak icra hukukuna ilişkin itiraz ve şikayetlerde Türk Medeni

Kanunu’nun 2. maddesinin uygulanma kabiliyeti yoktur. Ancak yukarıda belir-

tilen diğer yasa maddeleri gözönüne alındığında bu tip olaylarla sınırlı kalmak

üzere objektif iyi niyet kurallarının gözardı edilmemesi gerekir. Hakkın kötüye

kullanılmasını; hukuken var olan bir hakkın sınırlarını aşarak ya da o hakkı ge-

rekçe göstererek hukuka aykırı eylemler yapma durumu olarak veya bir hakkın,

yasaların tanıdığı yetkilerin sınırları içinde olmakla birlikle, amacından saptırarak

kullanılması olarak da açıklayabiliriz. Türk Medeni Kanunun 2. maddesine göre

herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına

uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni koru-

maz. Yani bir hak sahibi hakkını kullanırken ve borçlu borcunu öderken objektif

iyi niyet kurallarına uymak, dürüst davranmak, başkalarını zarara uğratmamak

zorundadır.Hak sahibi başkasına zarar vermek amacını taşımasa bile hareketi

açıkça iyi niyet kurallarına aykırı ise ve başkasını zarara uğratıyorsa veya hak sa-

hibine sağladığı yarar ile başkasına verdiği zarar arasında aşırı dengesizlik varsa

bu durumu hakkın kötüye kullanılması olarak değerlendirebiliriz. Anayasa başta

olmak üzere, Hukuk Muhakemeleri Kanunu, Türk Medeni Kanunu ve Türk Borç-

lar Kanunu hak sahibinin hakkını kullanırken objektif iyi niyet kuralları içinde

hareket etmesini emretmiş aksi davranışın hukuk düzeni tarafından korunamaya-

cağını belirtmiştir. Kötü niyetli olmasa da alacaklı tarafından yasadaki boşluktan

yararlanılarak bir ilamdaki haklar için ayrı ayrı takip başlatılarak sebepsiz zen-

ginleşmeye neden olacak şekilde fazladan avukatlık ücreti talep edilmesi hakkın

kötüye kullanılmasıdır ve hukuk düzeni tarafından korunamaz. Hakim yukarıda

belirtilen yasa maddeleri gereğince yasadaki boşluğu objektif iyi niyet kuralları

içinde doldurmak zorundadır. İlam bir bütün olmasına rağmen yasal ve geçer-

li bir neden olmaksızın alacaklının üç ayrı takip başlatmak suretiyle yasalarda

belirtilen dürüstlük kuralına uymadığı, borçlunun zarara uğramasına neden ol-

duğu anlaşılmıştır. Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler karşısında alacaklının

bu davranışı hukuk düzeni tarafından korunamayacağı için mahkeme tarafından

borçlunun şikayetinin kabulü yerine reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır.”

(12.HD 10.09.2012, 18690/25539).

242

Hanağası, s.275.