

TBB Dergisi 2013 (106)
Ahmet Cshit İYİLİKLİ
187
Zira tasarruf ve malzemenin taraflarca getirilmesi ilkeleri kapsamında
dava haklarını kötü niyetli olarak üçüncü bir kişiye zarar verme gayri
meşru menfaat temini ya da bir diğer davayı akamete uğratmak için
kullanabileceklerdir
251
. Bu bağlamda taraflar yalan ve aldatıcı dava se-
beplerini yani hayat olaylarını mahkeme önüne taşıyacaklardır. Bu ih-
timalde, hâkim, getirilen gerçeğe aykırı dava sebebi, yani vakıa ile bağlı
ve kayıtlı olmaması gerekir
252
. Örneğin gerçekte boşanma niyet ve ira-
desi taşımamasına karşın, gerçek dışı hayat vakıası, mesela geçimsiz-
liğe dayanarak kadın eşin babasından kalan emekli maaşını alabilmek
için aldatıcı ve yanıltıcı bir sebeple dava ikame edilebilir; yahut şufa
davasını akamete uğratmak, yani hükümden düşürmek için davaya
konu taşınmazın akitleri işbirliğine girip, aktin muvazaalı icrasından
dolayı gerçek bir satış olmadığından bahisle usuli bir hileye başvurabi-
lir. Diğer tarafta böyle bir maddi vakıa ikrar ya da netice-i talebi kabul
edebilirler. Bu örneklerde şayet hâkimin hakem konumunda, getirilen
vakıalara kayıtsız kalacağı savunulursa, hem hakikate ulaşılamaya-
cak
253
, hem de medeni yargılama hukukunun amacının gerçekleşmesi
için gerekli olan hukuki güven ve istikrar sağlanamayacaktır
254
. Her
iki örnekte de hâkim içtimai hayattaki bir fert gibi kendi algı ve izle-
nimlerinden, ilk görünüş ispatından
255
faydalanıp hayatın olağan akı-
şı ile mantık ve tecrübe kuralları
256
marifetiyle vakıaların gerçekliğini
süzgeçten geçirebilecek
257
ve bu konudaki kanaati güçlü olacaktır
258
.
Konuya örnek sadedinde; davalının yemin deliline maruz ve muhatap
kalmamak için alacağın muvazaalı şekilde devredildiği itirazın iptali
davasında, temellük eden davacının mahkeme huzurunda
“davalı Ha-
san kaynak’ın temlik eden Efendi Polat’tan aldığı traktörden dolayı 40.098,00
TL borcu kaldığına, hatta bu borcunu ödemeyeceğini bana da söylediğine, bu
251
Arslan, Dürüstlük Kuralı, s.69.
252
Tercan, Gerçeği Söyleme Yükümlülüğü, s.197.
253
Yıldırım, Delillerin Değerlendirilmesi, s.141.
254
Tercan, Gerçeği Söyleme Yükümlülüğü, s.198. ; Arslan, Dürüstlük Kuralı, s. 68.
255
İlk görünüş ispatı bir durumun kişi üzerinde oluşturduğu izlenimdir. Bireyin al-
gılamasına bağlı sübjektif bir durumdur. Vakıaların ve delillerin takdirinde yarar-
lanılacak bir ipucu verir. Başlı başına bir hususun ispatına kifayet etmez. Ancak,
genel hayat tecrübeleri ve mantık kuralları o takdir ya da değerlendirmeyi tasdik
ediyorsa, o vakit ilk görünüş ispatı karineye dönüşür. Bkz. Kamil Yıldırım, Delil-
lerin Değerlendirilmesi, s.137; Topuz, s.136 vd.
256
Yıldırım, Delillerin Değerlendirilmesi, s.117. ; Topuz, s.124.
257
Gürdoğan, s.42.
258
Yıldırım, Delillerin Değerlendirilmesi, s.66. ; Topuz, s.158.