TBB Dergisi 106. Sayı

TBB Dergisi 2013 (106)

İrfan AKIN

tarafından onaylanması gerekli olmayıp, esas sözleşmede öngörüldü-

ğü şekilde ilan edilmesi yeterlidir, TTK m.460/II.

3. Hak Sahipleri ve Hakkın Kullanımı

Değiştirme ve alım haklarını kullanarak şirketin paylarını edinme

imkânı sınırlı sayıdaki kişilere tanınmıştır. Bu hak sahipleri iki grup-

tur: 1. Şirket veya topluluk şirketleri tarafından yeni çıkarılan, yani de-

ğiştirme hakkını içererek ihraç edilmiş bulunan tahvillerin ve benzeri

borçlanma araçlarının alacaklıları; 2. Çalışanlar.

Çalışanlar, şirketin ve topluluk şirketlerinin işçileri dâhil, bütün

çalışanları kapsayan bir ifadedir. Kanun koyucu tarafından eskiden

çıkarılmış, halen dolaşımda bulunan tahvil ve diğer borçlanma senet-

lerinin sahiplerine değiştirme ve alım hakkının tanınıp tanınmayacağı

konusunda net bir tavır alınmamış, bu konuda nihai görüşü öğreti ile

yargı kararlarına bırakmıştır.

Şarta bağlı sermaye artırımında değiştirme ve alım hakkı sahibi ta-

rafından alınacak payın bedelinin ne zaman ne şekilde ödeneceği TTK

m.463/II’de düzenlenmiştir. Madde bu konuda bir ayrım yapmıştır: 1.

Değiştirme hakkının söz konusu olduğu hallerde, alınan payın bede-

li, değiştirme hakkının kullanıldığı anda takas yolu ile ödenir. Alınan

payın bedeli bellidir ve bu bedel, payı alacak olan değiştirme hakkı sa-

hibinin ödemesi gereken bir sermaye borcudur. Diğer yandan değiştir-

me hakkının bağlı bulunduğu tahvil veya benzeri borçlanma senedi-

nin içerdiği anapara ve oluşan faiz tutarı da bellidir. Değiştirme hakkı

kullanıldığında anapara ve faiz tutarı payın bedeli ile ipso iure takas

edilmiş olur. 2. Alma hakkı söz konusu ise payın bedeli, alma hakkı sa-

hibi tarafından nakden ödenir. Bu paylar ayın karşılığı çıkarılamazlar.

Ancak şirketin, alım hakkı sahibinin bir işletme veya aynîn satışından

dolayı şirketten alacağı varsa iki alacağın takası mümkündür.

4. Sınırlamalar

TTK m.464/I’e göre şartlı olarak artırılan sermayenin toplam

itibarî değeri, sermayenin yarısını aşamaz.

Bu sınırlama ile kanun

TTK m.463 madde gerekçesi.

Aynı sınırlama İsviçre (OR. Art. 651/II) ve Alman (AktG m.192/III) hukukunda