Background Image
Previous Page  65 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 65 / 473 Next Page
Page Background

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Işığında İfade Özgürlüğü Kısıtlamaları

64

kullanılan dilin ileri düzeyde şiddete teşvik olarak değerlendirilebi-

leceğini de dikkate alarak Komisyon, Muhatap Devletin yetkililerinin,

mektupların yayınlanmasının milli güvenlik ve kamu emniyeti açı-

sından zararlı görme hakkına sahip olduğu görüşündedir. Komisyon,

derginin sahibi olarak başvuranın mektupların yayınlanması ile ilgi-

li görev ve sorumluluk üstlenmiş olduğu şeklinde fikir yürütmüştür.

Başvuranın mahkumiyeti ve hüküm giymesi, yetkililerin değerlendir-

me marjı kapsamında bir tepki olan milli güvenlik ve kamu emniyeti-

nin korunması yönünde zorunlu bir sosyal ihtiyaca cevaben yapılmış

orantılı işlemler olarak kabul edilebilecektir. Bu nedenlerle Komisyon

bu davada 10. Maddenin ihlal edilmemiş olduğu kanaatine varmıştır.”

Mahkeme’nin (AİHM) değerlendirmesi ise şöyledir: <<…Denetim

yetkisinin uygulanmasında Mahkeme müdahaleyi, suçlanan ifadeler

ve bunların ifade edildiği bağlam da dahil olmak üzere, davayı bir

bütün olarak ele alarak incelemelidir. İlk olarak müdahalenin “meş-

ru amaçlar ile orantılı” ve ulusal otoriteler tarafından anılan müdaha-

lenin meşru gösterilmesi için belirtilen gerekçelerin “ilgili ve yeterli”

olup olmadığı tespit edilmelidir. Bunu yaparken de Mahkeme, ulusal

otoritelerin Madde 10 kapsamında bulunan ilkelere uygun standartla-

rı uyguladığı ve ilgili bulguların kabul edilebilir bir değerlendirmesine

dayalı oldukları konusunda olumlu kanaate varmalıdır.

Başvuranın sahibi olduğu dergi vasıtasıyla bölücü propaganda

yapmak suçundan mahkum edilmiş olması nedeniyle, söz konusu

müdahaleler ayrıca basının bir siyasi demokrasinin düzgün şekilde

işlemesinin sağlanmasına ilişkin temel görevi bağlamında da dikka-

te alınmalıdır (birçok diğer otoritenin yanı sıra bkz. 8 Temmuz 1986

tarihli Lingens - Avusturya kararı, A Serisi, No. 103. s. 26, Madde 41;

ve yukarıda anılan Fressoz ve Roite kararı, s. …, Madde 45). Basının,

şiddet tehdidi karsısında milli güvenlik veya ülke bütünlüğünün ko-

runması veya asayişsizlik veya suçun engellenmesi amacıyla konmuş

olan sınırlamaları aşmaması kaydıyla, bölücü olanlar da dahil olmak

üzere, görüş ve siyasi hususlarda bilgi vermesi bir zorunluluktur. Ba-

sının, anılan bilgileri ve fikirleri bildirme zorunluluğunun yanı sıra,

halkın da bunları almaya hakkı vardır. Basın özgürlüğü, kamuoyuna

siyasi liderlerin fikir ve tutumlarının keşfedilmesi ve bunlara ilişkin bir

kanaat oluşturulması için en iyi araçlardan birini sağlamaktadır (bkz.

yukarıda anılan Lingens kararı, s. 26, Madde 41-42).