Background Image
Previous Page  133 / 505 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 133 / 505 Next Page
Page Background

Tbmm’nin Kamu Başdenetçisi Seçme İşlemlerinin Yargısal Denetimi Üzerine Bir Çözümleme

132

Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanununun

34. maddesinin 1. fıkrası,

“Radyo, televizyon ve isteğe bağlı yayın hizmet-

leri sektörünü düzenlemek ve denetlemek amacıyla, idarî ve malî özerkliğe

sahip, tarafsız bir kamu tüzel kişiliği niteliğinde Radyo ve Televizyon Üst

Kurulu kurulmuştur.”

hükmünü içermektedir. Kamu Denetçiliği Kuru-

mu ile TBMM arasındaki örgütsel bağlılık ilişkisi ne Sayıştay ne de

RTÜK ile TBMM arasında mevcuttur. Oysa kamu başdenetçisini seçen

TBMM Genel Kurulu, kendisine örgütsel olarak “bağlanan” idari bi-

rimin personelini belirlemeye yönelik bir karar alınmaktadır. Dolayı-

sıyla, varlığı ilk bakışta diğer ölçütlere göre daha az belirgin görünen

ölçüt organik ölçüttür. Nitekim 2010 Anayasa değişikliği kapsamın-

da Anayasanın 74. maddesine eklenen fıkralar ile Kamu Denetçili-

ği Kurumu’na anayasal dayanak kazandırılmasından ve 6328 sayılı

Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun yürürlüğe girmesinden önceki

hukuki süreç, seçim işleminin organik ölçüte göre idari işlem olarak

tanınmasını desteklemektedir.

7.5.2010 tarihli 5982 sayılı Yasa’nın 8. maddesi ile, Anayasa’nın 74.

maddesine

“Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına bağlı olarak kuru-

lan Kamu Denetçiliği Kurumu idarenin işleyişiyle ilgili şikâyetleri inceler.”

hükmü eklenmiştir. 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun

4. maddesinin ilk fıkrası ise,

“Bu Kanunda belirtilen görevleri yerine getir-

mek amacıyla, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına bağlı, kamu tüzel

kişiliğini haiz, özel bütçeli ve merkezi Ankara’da bulunan Kamu Denetçiliği

Kurumu kurulmuştur.”

düzenlemesini içermektedir. Gerek Anayasa’da,

gerek Yasa’da belirtildiği üzere, Kamu Denetçiliği Kurumu TBMM’ye

bağlı olarak kurulmuştur. Bu yönden, TBMM’nin iç idaresi olarak ni-

telenmesi mümkün olmasa dahi, iki birim arasında organik/örgütsel

bir bağ bulunduğu görülmektedir.

Anayasa Mahkemesi’nin 2008 yılında, 5548 sayılı Kamu Denetçi-

liği Kurumu Kanunu’nun

tümünün

Anayasa’ya aykırı olduğu gerek-

çesiyle,

oybirliğiyle

verdiği iptal kararı tam olarak yukarıdaki tartışma-

lara ışık tutmaktadır. Bu nedenle, iptal kararının ilgili kısımları aynen

aktarılabilir.

“Anayasa’da kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye daya-

nılarak kamu tüzelkişiliği kurulabilmesi konusunda yasa koyucuya

takdir hakkı tanıması, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin bu konuda sı-