

Bir İç Hukuk Yolu Olarak Bireysel Başvuru ve Etkinliği Sorunu
26
Bu davada, Alman Anayasa Mahkemesi’nin, anayasaya aykırılık
saptaması ile birlikte hak ihlâlini saptayabilmesine, ilgili yargı orga-
nından prosedürü hızlandırmasını veya bitirmesini isteme yetkisine
sahip olmasına, hatta alınacak tedbirleri içeren detaylı bir içtihadının
da bulunmasına rağmen, tazminat ödeme yetkisi olmadığından, alt
merciilere süre verme ve yargılamayı hızlandırıcı tedbirler emret-
me konusundaki yetkisizliklerinden, AİHM, mevcut bu anayasal
şikayet yolunun, uzun süren yargılama şikayetleri yönünden, 13.
Madde’nin aradığı etkin hukuk yolu olma özelliğine sahip olmadı-
ğını saptamıştır.
Belirtmek gerekir ki, AİHM bu sonuca, Anayasa Mahkemesi önün-
deki benzer davalardaki gelişmeleri dikkate alarak ulaşmıştır. Alman
Hükümeti’nin savunmalarında sunduğu Anayasa Mahkemesi’nin
konu ile ilgili detaylı içtihadı ise, istisna teşkil eder niteliği nedeniy-
le, davalı Devlet’e yeterli bir savunma unsuru sağlayamamıştır
22
. Al-
man Anayasa Mahkemesi’nin benzer davalardaki soyut, genel ifadeler
(dava konusunun taraflar için önemi nedeniyle, hızlı bir yargılamanın
öncelik hakkı olduğuna dair atıf gibi) içeren kararları, alt yargı organ-
larına yargılamayı hızlandırıcı tedbirler dayatma yetkisinin olmadığı-
nı ve bu konudaki takdirin davaya bakan mahkemeye ait olduğunu
belirttiği Anayasa Mahkemesi’nin kendi yerleşik içtihadı, savunma
kapsamında Davalı Devlet tarafından sunulan kararın, emsal değil, is-
tisna teşkil ettiğinin tespitine yaramıştır.
B- ETKİN İŞLEVSELLİK VE FAYDALI OLMA ÖLÇÜTÜ
AİHM’nin bir iç hukuk yolunun 35. Madde anlamında tüketilme-
si gerekli bir yol olup olmadığının tespitinde uyguladığı kriterlerden
olan kanun yolunun doğrudan doğruya başvurucunun kullanımına
sunulması ölçütü ancak, “etkin“ (
effectif
) olma, “faydalı“ (
utile
) olma,
“uygun“ (
adéquat)
olma ölçütlerinin, hem uygulamaya dayalı, hem de
yasayla bağlantılı olarak birarada sağlanması ile mümkündür. Bu ne-
denle
etkinlik
ve
fayda
ölçütünü yasal yönden (1) ve uygulama yönün-
den (2) olmak üzere iki açıdan ele almak mümkündür.
22
Sürmeli/Almanya
, (
op.cit
.), §§ 105-106.