Background Image
Previous Page  160 / 417 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 160 / 417 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2013 (108)

Mustafa Bayram MISIR

159

fertlere, Devlete ve ajanlarına hitap eder, ancak yapıcı kanunlar

yalnız kamusal ajanlara hitap eder.(1954: 27)

Duguit,

Kamu Hukuku Dersleri

’nde, devlet hakkındaki ve devlet

merkezli metafizik görüşleri eleştirdikten sonra, liberal ve sosyalist

görüşleri de tartışarak öğrencilerine, bu görüşlerden birini benimse-

yebileceklerini “elverir ki Devletten ayrı olarak, Devletin üstünde ve

Devlet üzerinde de hüküm süren bir objektif hukukun varlığını kabul

ediniz” sözleriyle aktarır (1954: 20).

Duguit, bu görüşüyle, bir yandan, liberal gelenek içinde, doğal hu-

kuk yaklaşımını yeniden üretmiş

gibi

, öte yandan ise, Marksist eleştiri

içinde, Poulantzas’ın hukuki politik ideoloji diye andığı konuma çekil-

miş

gibi

görünür. Gerçekten de, Duguit, pozitif hukukun kaynağını ya

da nedenini açıklayamadığı her an, doğal hukuk kuramcılarına benzer

bir aşkınlık içinde pozitif hukuktan söz ediyor sayılabilir (Öktem, 1995:

261). Bana göre ise tam da buradan, tarihsel materyalist çözümlemenin

adalet

fikrinin maddeci edinimine bir köprü kurulabilir.

Poulantzas’a göre, en tipik örneğini Kelsen’in saf hukuk kuramın-

da bulan hukuki politik ideoloji, kapitalist toplumların ideolojik toplu-

luğuna hakimdir ve diğer ideolojik söylem biçimlerine de nüfuz eder

(Jessop, 2008: 95). Gerçekten de, kapitalist devletin “işleyişi için gerekli

ulus-halk matrisinin yanı sıra sermaye birikimi için geçerli ideolojik

bireyleşme matrisini” (2008: 95) hukuki politik ideolojinin gerçekleş-

tirdiği söylenebilir. Sadece Jellinek ve Kelsen için değil, genel olarak

hukuk alanında bu niteleme birebir karşılık kazanır.

Benzer şekilde, duraksamaksızın, Duguit’nin, Durkheim örneğin-

deki gibi kapitalist üretim tarzını ve genel olarak sınıf mücadelesini çö-

zümlemesine konu etmeyerek hukuki politik ideoloji içinde kaldığı da

kolaylıkla ileri sürülebilir. Bana göre ise bu durumda dahi, Duguit’nin

geliştirdiği kamu hukuku kuramı,

hukuki politik ideolojinin ana akımın-

dan, başka deyişle egemenlik kuramı olarak güç ideolojisinden tümüyle kopa-

rak, kamu hukuku disiplini içinde çok önemli bir alternatif yol açmayı

sür-

dürür. Bu yolun, devlete karşı kamu hukukunu düşünürken, devletin

baskı aygıtı ile kamu hizmeti örgütlenmesi aygıtını sert biçimde ayıran

Devlet ve Devrim

’deki (1999) argümana bağlanabilmesi, bu yüzden çok

da şaşırtıcı değildir

21

. Bu makaleye,

başlangıç noktası

oluşturan da bu-

21

Bunun vurgulanmasının nedeni, Duguit’nin Bolşevikliğe hiçbir sempati besleme-