![Show Menu](styles/mobile-menu.png)
![Page Background](./../common/page-substrates/page0237.png)
Türk ve Alman Ceza Hukuku Sistemlerinde Kusur Prensibinin Kapsamı ve ...
236
Bununla birlikte mahkemeler, cezanın tayini aşamasında objektif
cezalandırılabilme şartlarının özelliğini mantıklı bir şekilde göz önün-
de bulundurmalıdırlar
139
.
Buraya kadar yapmış olduğumuz açıklamalar ağırlıklı olarak Al-
man Hukuku’ndaki tartışmalar çerçevesinde şekillendirilmiştir. Bu
kısa ve özet niteliğindeki açıklamaları yapmaktaki amacımız, tartış-
mayla ilgili Alman doktrinindeki bütün görüşleri sağlıklı bir şekilde
kavradıktan sonra Türk Hukuku bakımından daha doğru sonuçlara
ulaşabileceğimize olan inancımızdır. Aşağıda, konunun Türk Hukuku
bakımından doğuracağı sonuçlar hakkındaki düşüncelerimizi gerek-
çeleriyle birlikte ortaya koymaya çalışacağız.
Objektif cezalandırılabilme şartları ile kusur prensibinin bağdaşıp
bağdaşmayacağı meselesine ilişkin soruları Türk Hukuku bakımından
kabaca şöyle sıralayabiliriz:
• Türk Ceza Kanunu’nun 23. maddesinde
140
netice sebebiyle ağırlaş-
mış suç kurumu düzenlenmiştir; kanun koyucu bu madde ile 765
sayılı TCK döneminde yürürlükte bulunan
“objektif sorumluluk”
prensibini tarih sahnesinden kaldırdığını ifade etmektedir. Söz
konusu düzenlemeye göre bir fiilin, kastedilenden daha ağır veya
başka bir neticenin oluşumuna sebebiyet vermesi halinde, kişinin
bundan dolayı sorumlu tutulabilmesi için bu netice bakımından
en azından taksirle hareket etmesi gerekir. Peki, objektif cezalandı-
rılabilme şartları bakımından neden böyle bir düzenleme (en azın-
dan taksir şartı) kabul edilmemiştir?
• Kusur düşüncesi neden -aksini düşünenler olmakla birlikte- failin
dezavantajına olacak şekilde uygulanmaktadır?
• Objektif cezalandırılabilme şartlarının gerçekleşmesinden dolayı
failin cezalandırılabilmesi için, söz konusu şartın gerçekleşeceği-
nin fail tarafından
“en azından öngörebilmesi”
şartı aranabilir mi?
Günümüze kadar bütün bu sorulara tatmin edici bir yanıt veri-
lememiştir; bu nedenle de bazı yazarlarca objektif cezalandırılabilme
şartları ceza hukuku açısından
“can sıkıcı bir problem”
ve
“dogmatik bir
çıkıntı”
olarak nitelendirilmiştir
141
.
139
Satzger, JURA, s.111.
140
Al.CK m.18’e karşılık gelmektedir.
141
Krause, JURA, s.450.