Background Image
Previous Page  226 / 441 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 226 / 441 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2014 (110)

Harun YILMAZ

225

1876 Kanun-ı Esasisi ile başlayan süreç göz önüne alındığında ön-

celikle şu çıkarım yapılabilir ki, düzenleme yetkisi bizzat anayasal me-

tinlerde yer almıştır. Ancak metnin tam anlamı ile tatbik edilememesi

nedeni ile yasamadan ayrışık bir düzenleme yetkisinin gün ışığına çık-

tığının savunulması da mümkün gözükmemektedir.

2. 1921 Anayasası

1921 Anayasası’nın, hazırlanma sürecinde içinde bulunulan siya-

si konjonktürden ayrı biçimde değerlendirilmesi söz konusu olamaz.

1920 ve 1924 yılları arasında Ankara’da kurulan TBMM Hükümeti,

yasama ve yürütme yetkilerinin tek elde toplandığı bir düzen oluş-

turmaktadır. Ulusal kurtuluş savaşının tüm hızıyla sürdüğü olağa-

nüstü bir dönemde tüm yetkilerin tek elde toplanıp daha kararlı ve

hızlı hareket edilmesi gerekliliği, bu yönde bir anayasaya zemin ha-

zırlamıştır. Sebep-sonuç ilişkisi içinde bakıldığında, hazırlanan 1921

Anayasası’nda da kuvvetler birliği sistemi benimsenmiş ve böylece

yürütmenin sahip olduğu düzenleme yetkisi başlı başına bir yetki ola-

rak ortaya çıkmamış ve yasama yetkisi ile iç içe geçmiştir.

1921 Anayasası’nda benimsenen kuvvetler birliği sistemi ile halen

varlığını koruyan padişahın olası müdahalelerinin önüne geçilmesi ve

bahsi geçtiği üzere devam eden olağanüstü durumun üstesinden daha

hızlı ve kolay gelinebilmesi amaçlanmıştır. Bu anayasa ile TBMM’nin

anayasanın ruhuna ve hükümlerine uygun bir biçimde, kanunları yap-

makla kalmayıp aynı zamanda onların yürütülmesi görevini de bizzat

üstlendiği görülmektedir

18

.

1876 Kanun-ı Esasisi ve 1921 Anayasası ile

ilk görüntülerini veren

düzenleme yetkisi, izleyen anayasalarda kendine daha

belirgin

alanlar

bulmakta ve bize daha ayrıntılı inceleme yapma imkanı sunmaktadır.

18

Bunun yanında 1921 Anayasası ile yürütme işlerinden sorumlu olduğu kabul

edilen İcra Vekilleri Heyeti’nin de özellikle 1920 yılından itibaren kanunların

yürütülmesini sağlamak üzere “nizamname’’ adıyla düzenleyici işlemler yaptık-

ları görülmektedir. Bu işlemlere, 66 sayılı İstiklal Madalyası Kanunu’na dayanıla-

rak çıkarılan nizamname örnek olarak verilebilir.