Background Image
Previous Page  231 / 441 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 231 / 441 Next Page
Page Background

Türk Hukukunda Düzenleme Yetkisinin Tarihsel Gelişimi ve Niteliği

230

taya çıkarmaktır

34

. Buna uygun bir örnek olarak, 1982 Anayasası’nın

yapım sürecinde Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi ve

Hukuk Fakültesi’nin birlikte hazırlamış olduğu

“Gerekçeli Anayasa

Önerisi’’

nde

35

“Yürütmenin Güçlendirilmesi Sorunu’’ ele alınmıştır.

Bahse konu Anayasa Önerisi incelendiğinde, yürütmenin güçlendiril-

mesi amacına yalnızca yasama organı üzerinde yapısal değişikliklerle

değil, aynı zamanda yürütme organının da kendi içinde ve yasama

organı ile ilişkilerinde yeni düzenlemelere gidilerek ulaşılmaya çalı-

şıldığı görülmektedir. Yani yürütmenin güçlendirilmesi, parlamenter

sistemin mantığı çerçevesinde, devlet başkanı ile birlikte hükümeti

kapsayan bir bütünlük içinde düşünülmüştür

36

.

Türk hukukunda 1982 Anayasası’nın yürütmeyi güçlendirme eği-

limi taşımasına rağmen, düzenleme yetkisinin türev niteliğinin değişti-

rildiğini söylemek mümkün gözükmemektedir. Düzenleme yetkisinin

türev niteliği ise, genel anlamı ile bu yetkinin ancak kanunun öngördü-

ğü sınırlar içinde kullanılmasıdır. 1982 Anayasası’nda da düzenleme

yetkisi kanunlar çerçevesinde ve kanunlara uygun olarak kullanılır

37

.

Düzenleme yetkisinin türev ve ikincil nitelikte olduğu, Anayasa’nın

ilgili maddelerinden de çıkarılabilir. Örneğin, yönetmeliklerin düzen-

lendiği Anayasa’nın 124. maddesi, yönetmeliklerin

ancak kanunların ve

tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla

çıkarılabileceğini hükme bağlamıştır. Yine Anayasa’nın 8. maddesin-

de,

yürütme yetkisi ve görevinin

anayasa ve kanunlara uygun olarak kul-

34

Konuya ilişkin Burhan Kuzu, Anayasa Hukukumuzda Yürütme Organının Dü-

zenleyici İşlem Yapma Yetkisi ve Güçlendirilmesi Eğilimi, Filiz Kitabevi, İstanbul

1987, s.168’de kuvvetli bir yürütme organının çağımız gerekleri açısında sadece

meşru değil aynı zamanda gerekli olduğunu da savunmaktadır. Kuzu’ya göre,

parlamenter rejimde yürütme zayıf, güçsüz olursa, devlet sosyal görevlerini ye-

rine getiremez duruma düşer. Günü gününe izlenmesi ve surat ile halledilmesi

gereken ve bünyeleri gereği oldukça karmaşık olan çağımızın sorunlarını, belirli

prosedüre bağlı ve bu yüzden de günün ihtiyaçlarını pek yakından takip ede-

meyen kanunlarla çözümlemek oldukça zordur. Bu konuda yürütmenin yetkili

kılınması çağımızda bir zaruret halini almıştır.

35

AÜHF-AÜSBF, Gerekçeli Anayasa Önerisi, Ankara, AÜSBF Yayınları, 1982.

36

Kürşat Erdil, Yürütmenin Güçlendirilmesi Eğiliminin 1982 Anayasası’ndaki Nor-

matif Düzenlemeye Yansıması, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü

Doktora Tezi, İstanbul, 1997, s.55.

37

Aynı yönde görüşler için bkz. Turan Güneş, Türk Pozitif Hukukunda Yürütme

Organının Düzenleyici İşlemleri, Ankara, AÜSBF Yayınları, 1965, s.80 vd. ; Lütfi

Duran, “Düzenleme Yetkisi Özerk Sayılabilir Mi?’’, İHİD, Y.4, S.1-3, 1983, s.33-42,

s.42; Metin Günday, İdare Hukuku, İmaj Yayınevi, Güncellenmiş ve Gözden Ge-

çirilmiş 10. Baskı, Ankara, 2011, s.226 vd.