

TBB Dergisi 2014 (111)
Caner GÜRÜHAN
147
CMK’nın 231’inci maddesinin 11’inci fıkrasında, hükmün açık-
lanmasını gerektirecek durumların ortaya çıkması halinde duruşma
açılmasını zorunlu kılan herhangi bir ifade bulunmamaktadır. Ancak,
açıklanacak hükümde değişiklik yapılıp yapılmayacağı konusunda
farklı kararlar veren Yargıtay, denetim süresi içinde suç işlenmesi
veya yükümlülüklere uyulmaması arasında herhangi bir fark gözet-
meksizin, duruşma açılarak sanığın savunmasının alınması gerektiği
görüşünü savunmaktadır.
35
Bu yüzden, savunma alınmak istenmesi-
nin, yalnızca denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklerin ye-
rine getirilememesi nedenlerinin tespiti ile sınırlı olmadığını söylemek
mümkündür.
36
Hal böyleyken, ilk hükümde göz ardı edilen, ancak
maddi gerçeğin ortaya çıkarılması için yapılması zorunlu işlemlerin
hükmü açıklayacak olan mahkemece yerine getirilip getirilemeyeceği
hususu önemli bir sorun oluşturmaktadır. Yapılması zorunlu işlemler
doğrudan kanundan kaynaklanabileceği gibi,
37
yargılama konusu ola-
yın niteliğine göre değişiklik de gösterebilir. Yasal düzenlemenin laf-
zından, yapılması zorunlu işlemin kanundan kaynaklanması gerektiği
sonucunu çıkarmak mümkün olmasa da, Yargıtay’ın bu ayrımı göze-
ten kararlar verdiği görülmektedir.
38
35
Hemen belirtelim ki, oldukça az sayıda da olsa, Yargıtay’ın, daha önce sorgusu
yapılmış olan sanığa usulüne uygun davetiye tebliğini yeterli kabul eden karar-
ları da bulunmaktadır. Bkz. Yargıtay 15. Ceza Dairesi’nin 13/06/2013 tarih ve
2012/14822 E. - 2013/11123 K. sayılı kararı.
36
Yargıtay 3. Ceza Dairesi de, 27/06/2013 tarih ve 2012/23216 E. - 2013/27025 K.
sayılı kararında bu duruma işaret ederek, sanık ve müdafi yanında katılan ve ve-
kilin de duruşmaya davet edilmesi gerektiğine hükmetmiştir.
37
Örneğin, TCK’nın 50’nci maddesinin 3’üncü fıkrası uyarınca, daha önce hapis ce-
zasına mahkum edilmemiş olan çocuklar veya altmış beş yaşını doldurmuş olan-
lar hakkındaki kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesinde zo-
runluluk bulunması ya da Çocuk Koruma Kanunu’nun 35’inci maddesi gereğince
çocuk hakkında sosyal inceleme yaptırılarak rapor alınması gerekliliği gibi.
38
Yargıtay 12. Ceza Dairesi, 28/06/2013 tarih ve 2012/23424 E. - 2013/17822 K.
sayılı kararında; denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi veya dene-
timli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde,
mahkemece önceki hükümde hiç bir değişiklik yapılamayacağına karar vermiş,
08/07/2013 tarih ve 2012/26783 E. - 2013/18678 K. sayılı kararında ise, değinilen
iki şarttan birine aykırılık nedeniyle hükmün açıklanması halinde mahkemece,
uygulanmasında yasal zorunluluk bulunduğu halde, hükmün açıklanmasının
geri bırakılması kararı verilmesi nedeniyle uygulanamayan yasal hükümler hariç
olmak üzere önceki hükümde bir değişiklik yapılamayacağını kabul ederek, açık-
lanacak hükümde yapılması gereken işlemin kanundan kaynaklanıp kaynaklan-
madığına farklı hukuki sonuçlar yüklemiştir.