Background Image
Previous Page  339 / 533 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 339 / 533 Next Page
Page Background

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Gäfgen Kararı Bağlamında Ceza Muhakemesinde ...

338

korunması mutlak olup, hiçbir istisnaya veya menfaatlerin dengelen-

mesine izin vermemektedir. Sonuç olarak FBM polisleri para cezasına

mahkum etmiş ve cezalarını ertelemiştir. Ayrıca söz konusu polisler

suç soruşturmasıyla ilgili olmayan başka bölümlere atanarak kariyer-

leri açısından da kayba uğramışlardır

29

.

Nihayetinde, Alman hukuk sisteminde öngörülen tüm iç hukuk

yollarını tüketen MG, 15.6.2005 tarihinde, AİHM’e başvuruda bulun-

muştur

30

. 30.6.2008 tarihinde AİHM’in 5. Dairesi, AİHS’in 3. madde-

sinin ihlali olduğunu fakat MG’nin söz konusu ihlalden mağduriye-

tinin devam ettiğini iddia edemeyeceğine, bunun yanında AİHS’in 6.

maddesinin ihlali olmadığına karar vermiştir

31

. AİHM Büyük Dairesi,

AİHS’in 34. maddesi gereğince 11’e karşı 6 oyla MG’nin AİHS’in 3.

maddesinin ihlalinden kaynaklanan mağduriyetinin devam ettiğini

öne sürebileceğine; ancak yine 11’e karşı 6 oyla AİHS’in 6. maddesinin

1. ve 3. fıkralarının ihlali olmadığına karar vermiştir. AİHM’in kara-

rının gerekçeleri ve bu sonuca ulaşan akıl yürütmesi aşağıda ayrıntılı

şekilde açıklanmaktadır.

29

Gäfgen v. Almanya, §48, 49.

30

MG’nin kendi isteğiyle ikrarda bulunmasına rağmen yargılandığı davayı bu aşa-

malara kadar getirmesinin ardında yatan amaç kısaca şu şekilde özetlenebilir: Al-

man Ceza Kanunu’nun 211. maddesine göre, bir kimsenin öldürülmesinde açgöz-

lülük, ihanet veya başka bir suçu gizlemek gibi cezayı artırıcı nitelikli unsurların

bulunması halinde, bu eylem nitelikli öldürme olarak kabul edilmektedir. Nitelikli

öldürmenin cezası ömür boyu hapistir. Ceza mahkemesinin sanığın suçunun özel

bir ağırlığa sahip olduğunu söylemesi, başka şeylerin yanında, sanık hakkında

daha sonra verilebilecek koşullu salıverme kararı üzerinde etkili olabilmektedir.

Alman Ceza Kanunu’nun 57a maddesine göre, hükümlü hapis cezasının on beş

yılını çekmiş ise, kamu güvenliği bakımından sakınca bulunmaması ve sanığın

suçunun cezanın infazına devam edilmesinin gerekmemesi halinde, ömür boyu

hapis cezasının kalan kısmının askıya alınabilecektir. İşte MG, aslında bu şartlı

tahliyeden yararlanmak için bir savunma stratejisi olarak kendi isteğiyle ikrarda

bulunmuştur. Ancak bu ikrarına rağmen, mahkemenin kasten öldürme suçunun

özel bir ağırlığa sahip olduğunu kabul etmesi ve şartla tahliye hakkı vermemesi

neticesinde, bu kez de hukuka aykırı delillerin uzak etkisi kuramından hareketle

tüm yargılamanın hukuka aykırı olduğu iddiasıyla söz konusu başvuruları yap-

mıştır. Buradaki nihai amaç bize göre erken şartlı tahliyeden yararlanabilmektir;

bu amaç gerçekleşmeyince ulusal mahkemeler önünde, mam özellikle Frankurt

Bölge Mahkemesi’nde, bu kadar hararetle öne sürülen yasak delil ve zehirli ağa-

cın meyvesi kuramı, özellikle AİHM önünde başvurunun temel dayanağı haline

getirilmiştir.

31

Gäfgen v. Almanya, Başvuru 22978/05, 30.6.2008, Kararın İngilizce met-

ni için bkz: (Çevrimiçi

)http://hudoc.echr.coe.int/

sites/eng/pages/search.

aspx?i=001-99015, 18.2.2013.