Background Image
Previous Page  369 / 533 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 369 / 533 Next Page
Page Background

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Gäfgen Kararı Bağlamında Ceza Muhakemesinde ...

368

dır

144

; ancak Mahkemenin verdiği kararlar bir şekilde iç hukuk düzeni

ve mahkemeler için bağlayıcı veya en azından yol gösterici iken böyle

bir gerekçeye sığınmayı anlayabilmek mümkün değildir

145

.

Buradan hareketle Mahkeme, başlangıçtan itibaren Sözleşmedeki

hakları ihlal edilerek elde edilen delillerin kullanılmasına karşı çıkan

başvurucu aleyhindeki ceza davasının, bir bütün olarak adil olup ol-

madığını incelerken ilk olarak Sözleşme ihlalinin niteliğine ve bu ihlal-

le elde edilen tartışma konusu delilin kapsamına bakmak zorunda ol-

duğunu belirtmiştir

146

. Nitekim kararını verirken önce bu alana ilişkin

ilkeleri belirlemiş sonrasında kendi bakış açısıyla söz konusu kuralları

somut olaya uygulayarak bir sonuca ulaşmıştır.

Başvurucunun, işkence ya da insanlık dışı veya aşağılayıcı mua-

mele ile elde edilmiş delillerle mahkum edildiğini iddia etmesi halinde

de Mahkeme, delillerin kabul edilebilirliği ve değerlendirilmesi işinin

ulusal mahkemelere ait olduğunu belirtmektedir. Bununla birlikte

Mahkeme, ulusal mahkemenin keyfi bir değerlendirme yapıp yapma-

dığının veya ikrar delilinin güvenilirliğinin ulusal mahkeme tarafın-

dan değerlendirilmesinde başvurucuya sağlanan güvencelerin yeterli

olup olmadığını denetlemektedir

147

.

3. Adil Yargılanma Hakkı Açısından Özel Kuralların

Belirlenmesi ve Yorumu

Adil yargılanma hakkının içeriğinin ve bu hakkın inceleme ko-

nusu davada ihlal edilip edilmediğinin belirlenmesinde öncelikle

AİHM’in varsaydığı kuralların yapısının analiz edilmesi önem arz et-

mektedir; çünkü Mahkemenin delillerin kabul edilebilirliğine ilişkin

olarak varsaydığı özel kurallar açık değildir. Mahkeme, gerekçelerin-

144

Ünver/Hakeri, s.184.

145

“…İHAM’ın ulusal yargı makamlarının yerine geçmemesini gerekçe olarak gös-

termek anlaşılabilir bir tutum değildir. İHAM’ın verdiği kararlar, bir taraftan

yargılamanın yenilenmesi kanun yolları aracılığıyla iç hukuk yargılamasını diğer

taraftan kanun koyucuların kanuni düzenlemelerini ve keza açıkça kavramlara

verdiği anlam itibariyla da hukuk kurallarının uygulamasını birebir etkilemekte,

yerel mahkemeler İHAM kararlarına bakarak uygulama yapmaktadırlar. Dola-

yısıyla İHAM’ın devlet eylemlerini yargılayan konumda olması, hukuka aykırı

delili kullanabilmesi için ona bir imtiyaz tanımamaktadır.” Ünver/Hakeri, s.214.

146

Gäfgen v. Almanya, §170.

147

İnceoğlu, s.284.