Background Image
Previous Page  374 / 533 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 374 / 533 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2014 (111)

Murat Volkan DÜLGER

373

bir kişinin mahkumiyetinde kullanılamayacağı ilk olarak 1914 yılında

Amerikan Yüksek Mahkemesi tarafından verilen bir kararda belirtil-

miştir

165

. 1961 yılında verilen Mapp v. Ohio kararında

166

ise dışlama

kuralı olmaksızın Anayasanın Dördüncü Ekinin koruma alanının, et-

kili bir şekilde uygulamasının mümkün olamayacağı belirtilmiştir

167

.

Dolayısıyla bu kural hukuk dünyasına ilk olarak Amerikan Mahkeme-

leri tarafından getirilmiştir

168

.

Devlet görevlilerinin

169

hukuka aykırı eylemlerinin bir sonucu

olarak öğrendikleri bilgilerin her hangi bir biçimde sanığın aleyhine

kullanılması yasağı, Amerika Birleşik Devletleri hukuk geleneğine de-

rin bir şekilde kök salmıştır

170

. Bu yasak, zorlamalı ikrarla elde edilen

bilgiler için de geçerlidir

171

. Bunun anlamı, eğer ikrar ek bir delil elde

edilmesine yol açmışsa ikrarla birlikte, bu delil de mahkeme tarafın-

dan kabul edilemeyecektir (hukuka aykırı delilin uzak etkisi/zehirli

ağacın meyvesi)

172

. Bununla birlikte delil ancak hukuka aykırılığın,

delilin bulunmasında etkili bir neden olması halinde dışlanmaktadır;

bir başka deyişle hukuka aykırı eylemin “olmaması” halinde, delilin

bulunamayacağının gösterilmesi durumunda, delil dışlanmaktadır

173

.

Polisin hukuka aykırı eylemi ile delilin bulunması arasındaki bağlantı,

165

Weeks v. Birleşik Devletler, 232 U.S. 383, 34 S. Ct. 341, 58 L. Ed. 652 (1914).

166

Mapp v. Ohio, 367 U.S. 643, 81 S. Ct. 1684, 6 L. Ed.2d 1081 (1961).

167

John M. Scheb/John M. Scheb II, Criminal Law & Procedure, 7. Bası, Belmont CA,

Wadsworth Cengage Learning, 2011, s.466.

168

Dışlama kuralı, delil elde etme yasağı, dosyadan çıkartılma ve hükme esas alın-

mama ile doğrudan ilgilidir. Amerikan hukukunda en sık uygulanan muhakeme

kurallarından birisi olup, her delil türü için ayrı ayrı incelenmektedir. Bkz: Wayne

R. LaFave/Jerold H. Israel/Nancy J. King, Criminal Procedure, 4. Bası, St. Paul,

Thomson & West, 2004, s. 496 vd.

169

Devlet görevlisi kavramı burada özellikle kullanılmıştır. Zira Amerikan Hukuk

Sistemi açısından belirtilen bu kavram için bizim hukukumuzda kullanılan kamu

görevlisi kavramının kullanılması aynı anlamda olmayacaktır. Devlet görevlisi,

idarenin ajanı olarak çalışan ve özlük hakları açısından idareye bağlı görevliler

anlamında kullanılmaktadır.

170

U.S. Supreme Court, no.82-1651, Nix v. Williams, 11 Haziran 1984 tarihli karar,

467 U.S. 431 (1984), s.441 vd.; U.S. Supreme Court, no.82-5298, Segura v. United

States, 5 Temmuz 1984 tarhli kararı, 468 U.S. 796 (1984), s.796, 797, 815; U.S. Sup-

reme Court, no.07-513, Herring v. United States, 14 Ocak 2009 tarihli kararı, 555

U.S. (2009), II. A. kısım ve diğer referanslar).

171

U.S. Supreme Court, no.50, Blackburn v. Alabama, 11 Ocak 1960 tarihli karar, 361

U.S. 199, s.205 - 207, U.S. Supreme Court, no.8, Townsend v. Sain, 18 Mart 1963

tarihli karar, 372 U.S. 293 (1963), s.293, 307 - 309).

172

Nix, s.441 ve Segura, s.804.

173

Scheb/Scheb II, s.466.