Background Image
Previous Page  389 / 533 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 389 / 533 Next Page
Page Background

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Gäfgen Kararı Bağlamında Ceza Muhakemesinde ...

388

tedir. Ancak mahkumiyet üzerinde etkisi olsun ya da olmasın soruş-

turmada bu tür bir yöntemin kullanılması, bunların mahkeme önüne

getirilmesi ve iddiaya göre bu deliller olmaksızın ulaşılan sonucun

sınanması amacıyla da olsa bu delillerin kullanılması, hepsinden de

önemlisi savcıların ve hakimlerin zihin ve vicdanlarının hukuka aykırı

olan bu delillerle kirlenmesi neticesinde söz konusu yargılamanın adil

olduğunun kabulü bize göre mümkün ve hukuka uygun olmamalıdır.

Mahkeme, somut olayda Bölge Mahkemesinin başvurucu tara-

fından işlenen suçun işleniş biçimiyle ilgili olaylara dair tespitlerini,

açıkça başvurucunun duruşma sırasında verdiği yeni ve tam ikrara

dayandırdığını; dolayısıyla bu tespitlerin, başvurucunun kaçırma ve

öldürme suçlarından mahkum edilmesinde belirleyici olduğunu ifade

etmiştir. Ayrıca Mahkeme, Bölge Mahkemesinin başvurucunun mah-

kum edilmesinde ve cezalandırılmasında rol oynayan suçun planlan-

masıyla ilgili maddi olaylara ilişkin tespitlerini de esas itibarıyla yeni

ikrara dayandırdığını belirtmiştir. Bu bağlamda yargılama sırasında

kabul edilen ek delillerin, ulusal mahkeme tarafından başvurucunun

suçluluğunun kanıtlanması için değil, fakat sadece başvurucunun

ikrarının doğruluğunu test etmek için kullanıldığı ifade edilmiştir.

JM’nin ölüm nedenine ilişkin otopsi sonuçları ve çocuğun cesedinin

bulunduğu yerde başvurucunun arabasının bıraktığı tekerlek izleri, ek

deliller arasında yer almıştır. Ulusal mahkeme ayrıca, başvurucudan

tehdit altında alınan ilk ikrarından bağımsız olarak, başvurucunun

fidyeyi almasından itibaren polis tarafından gizlice izlenmesi ve yaka-

lanmasından hemen sonra oturduğu evin aranması suretiyle toplanan

doğrulayıcı delillere de dayanmıştır. JM’nin ablasının ifadesi, şantaj

mektubu, başvurucunun evinde bulunan suçun planlanmasıyla ilgili

not ile başvurucunun evinde ve banka hesabında bulunan ve fidyeden

elde edilen paralar, Sözleşme’nin 3. maddesinin ihlaliyle kirlenmemiş

olan deliller arasında yer almıştır

220

.

Bu açıklamalardan hareketle Mahkeme, başvurucunun yargılama

sırasında verdiği ikinci ikrarın, tek başına veya doğrulayıcı ve lekesiz

maddi delillerle birlikte, başvurucunun kaçırma ve öldürme suçların-

dan mahkum edilmesine ve cezalandırılmasına temel oluşturduğu ka-

220

Gäfgen v. Almanya, §179.