Background Image
Previous Page  90 / 533 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 90 / 533 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2014 (111)

Aykut ERSAN

89

Maddenin son fıkrasında da fiili aşağılama oluşturmaktadır. An-

cak aşağılamanın yöneldiği konu, yukarıda izah ettiğimiz şekilde fark-

lılık arz etmektedir. Bununla birlikte, bu suç tipinde de aşağılamanın

aleni olması gerekmektedir.

3.1.3. Fail

Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama

suçunda, kanun koyucu

buradaki suç tiplerinin tümünde fail bakımından özel bir düzenleme

getirmemiştir. Buna göre ilk suç tipi olan halkın sosyal sınıf, ırk, din,

mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini,

diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik eden herkes,

ilk fıkradaki suçun faili olabilecektir. Benzer şekilde ikinci fıkradaki

suç tipinde de, halkın bir kesimini, sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cin-

siyet veya bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılayan herkes fail

olabilecektir. Yine üçüncü fıkrada da özel bir faillik düzenlemesine gi-

dilmediğinden, halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen

aşağılayan herkes bu fıkra bağlamında fail olabilecektir

36

.

Bu açıdan vurgulamak isteriz ki, halkın sosyal sınıf, ırk, din, mez-

hep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesiminin, diğer

bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahriki bakımından, fai-

lin bu farklı özelliklere sahip kesimlerden herhangi birisine, yine ikinci

fıkradaki halkın bir kesiminin, sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet

veya bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılanması bakımından, fa-

ilin bu farklı özelliklere sahip kesimlerden herhangi birisine mensup

olması gerekmemektedir. Bunun yanı sıra üçüncü fıkradaki halkın bir

kesiminin benimsediği dini değerlerin alenen aşağılanması bakımın-

dan failin hangi dine mensup olduğunun, hatta bir dine mensup olup

olmadığının herhangi bir önemi bulunmamaktadır. Zira bu maddede-

ki suç tiplerinin failleri bakımından yukarıda da belirttiğimiz üzere bir

özelleştirme yapılmamıştır.

36

Ali Parlar/Muzaffer Hatipoğlu, Türk Ceza Kanunu Yorumu – (151 - 229. Mad-

deler) 3. Cilt, 3. bs., Ankara, 2010, s. 3379; ayrıca doktrinde ceza sorumluluğunun

şahsiliği ilkesine aykırı olup olmadığı tartışılan Basın Kanunu’nun, süreli yayınlar

ve süresiz yayınlar yoluyla işlenen suçlardan süreli yayınlarda çeşitli ihtimallere

göre eser sahibini, sorumlu müdürü, yayın yönetmenini, genel yayın yönetmeni-

ni, editörü, basın danışmanı gibi sorumlu müdürün bağlı olduğu yetkiliyi, süresiz

yayınlarda eser sahibini, yayımcıyı, basımcıyı sorumlu tuttuğu 11. maddesinin

hükümleri de göz önünde bulundurulmalıdır.