

TBB Dergisi 2014 (112)
Aydın AKGÜL
227
yan kusurlu tutum ve davranışları onların kişisel kusurunu oluşturur
ve idarenin sorumluluğuna yol açmaz. Diğer bir ifadeyle, kamu gö-
revlilerinin görevleri dışında ve resmi sıfatlarından kesin bir biçimde
ayrılan kusurlu tutum ve davranışları onların kişisel kusurlarını oluş-
turmakta olup, bu durumda idarenin değil fakat kamu görevlilerinin
haksız fiil esaslarına göre sorumlu olmalarını gerektirmektedir
157
.
Bundan öte, kamu personelinin, resmi yetki ve görevin sağladığı
olanaklardan yararlanmak suretiyle gerçekleştirdiği, suç oluşturan,
idare işlevi dışına çıkar görünümündeki eylemleri ise görev kusuru
kabul edilmekte; hizmet ve kişisel kusurun iç içe geçmesinden dolayı,
kamu personelinin bu eylemlerinden kaynaklanan zararlar nedeniyle
idare birinci derecede sorumlu sayılmaktadır. Tabi ki, belirtilen huku-
ki sorumluluğun gereğini yerine getiren idare, kamu personeline rücu
edebilmektedir
158
.
Bu açıklamalardan sonra, Danıştay’ın, işkence iddiasıyla açılan
bir tam yargı davasında, hükmolunan tazminatın sorumlu personele
rücu edilmesi gerektiğine ilişkin yaptığı değerlendirmeyi belirtmek
gerekir.
Cinayet soruşturması nedeniyle 3 gün süreyle gözaltında tutulan
davacı tarafından açılan davada; Anayasanın 129. maddesinin 5. fıkra-
sındaki hükmün emredici bir kural olduğu ve Anayasanın sözü edilen
maddesindeki
“kendilerine rücu edilmek kaydıyla”
ibaresinin; kamu gö-
revlilerinin yetkilerini kullanırken işledikleri kusurlar nedeniyle ida-
reye karşı açılan davalarda tazminata hükmedilmesi halinde, idarenin
ödemek zorunda kaldığı tazminatın yasal yollara başvurularak ilgili
kamu görevlisinden tahsil edilmesini amaçladığı vurgulanmıştır. Söz
konusu kararda; gözaltında bulunduğu sürece davacıya kötü muame-
lede bulunan ve işkence yapan ilgililerin kişisel kusuru bulunduğu
açık olduğundan, hükmedilen tazminatı ödeyecek olan idarenin, so-
rumluluğu saptanan ilgili kişi veya kişilere yasal yollar çerçevesinde
rücu etmesinin Anayasa hükmü gereği olduğu belirtilmiştir
159
.
157
Günday Metin, İdare Hukuku, İmaj Yayınevi, 10. Baskı, Ankara 2011, s.374.
158
Ünlüçay Mehmet, “İdarenin Tazmin Borcu ve Enflasyon Olgusu”
, Danıştay Dergi-
si
, Y:28, S:94, 1998, s.5.
159
Danıştay 5.D., 03.06.2008, E:2007/7369, K:2008/3234, Danıştay UYAP Bilişim Sis-
temi.