Background Image
Previous Page  42 / 413 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 42 / 413 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2014 (112)

Faruk TURİNAY

41

rı gerektirebilir. Aynı hukuksal durumlar aynı, ayrı hukuksal durum-

lar farklı kurallara bağlı tutulursa Anayasa’da öngörülen eşitlik ilkesi

zedelenmez.”

38

Yüksek mahkeme, kuramsal düzeyde, 10. maddenin

anlamını hukuki eşitlikle sınırlamış; “durumlarındaki özellikler”e

göre bazı kişi ve toplulukların farklı kurallara tabi tutulmasını hukuka

uygun bulmaktadır.

Soyadına ilişkin mahkemenin yaptığı tanım, onun “bir kimsenin

kimliğinin belirlenmesinde en önemli unsur” ve “vazgeçilmez, devre-

dilmez, feragat edilmez ve kişiye sıkı surette bağlı bir kişilik hakkı” ol-

duğu yönündedir

39

. İkinci olarak soyadının işlevi vurgulanmaktadır.

Buna göre, soyadı bir kimsenin kimliğinin yanı sıra ailesini ve soyunu

belirler. Kişiyi başka ailelerin bireylerinden ayırt edilmesini; kişinin

hangi kökene, topluluğa veya millete mensup olduğunun tespitini sağ-

lar. Mahkeme, soyadının sayılan işlevleri dolayısıyla kanun koyucu-

nun birtakım sebeplerle soyadı seçimine sınırlamalar getirebilmesini

tasvip etmektedir. Bu sebepler şunlar olabilir: “nüfus kayıtlarının dü-

zenli tutulması, resmi belgelerde karışıklığın önlenmesi, soyun belir-

lenmesi, ailenin korunması, ulusal birliğin sağlanması, dil ve dil kim-

liğinin korunması”. Ayrıca kamu yararı ve kamu düzeni, anayasaya

uygun olmak şartıyla, kanun koyucuya soyadı kullanımına müdahale

bakımından takdir yetkisi veren değerlerdir. Nitekim mahkeme kara-

rını şekillendiren çoğunluk fikrine göre, “Ulus bütünlüğünün algıla-

nabilmesi ve aynı iklimde yaşayan insanların tasa ve kıvanç ortaklığı,

koruma, kollama, yardımlaşma duygularının devamlılığı ve birbirle-

rine karşı yabancılaşmalarının önlenmesi nedeniyle yasakoyucunun

bu alana müdahale yetkisi, kamu yararı ve kamu düzeni niteliğini

içermekte ve takdir yetkisi içinde kalmaktadır.”

40

Bu ifadeler, temel

hak ve hürriyetlere yönelebilecek pek çok sınırlamaya hukukun sınır-

larını aşacak şekilde imkan tanıyacak muğlak kavramlar içermekte;

Hegel’i ve

devletin ruhu

ile bireysel özgürlükleri aynı potada eritmesini

hatırlatacak şekilde

41

, devletin somut kurumlarından biri olan yasa-

38

Ibid., s.897

39

Ibid.

40

Ibid., s.897-898

41

Timothy C. Luther, Hegel’s Critique of Modernity: Reconciling Individual Free-

dom and the Community, Lanham Maryland, Lexington Books, 2010, s.67; He-

gel, devletin somut kuruluşundaki ruh ile bireyin özgürlüğü arasında bir sentezi

keşfetmiştir. Ibid.