

Yabancı Irk ve Millet İsimlerinin Soyadı Olarak Kullanılması Yasağı ve Bir Anayasa...
44
hak olup kanunla özel olarak korunduğunu ileri sürmektedir
43
. Bir
başka yargıç, soyadının bireyin toplumda bulunduğu konumunu açık-
lama işlevinden söz etmektedir
44
.
Diğer yandan soyadı kullanma hakkının pozitif hukukta işgal et-
tiği yerin tespiti bakımından, onun anayasada ayrıca bir
lex specialis
ile düzenlenmediği; lex generalis niteliğindeki 17. maddenin ilk fıkra-
sı kapsamında bulunduğu savunulmaktadır
45
. Bu hüküm, maddi ve
manevi varlığı geliştirme hakkı düzenlemekte olup; “Herkes, yaşama,
maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir.”
hükmünü havidir. Bu hak, yargıçlara göre, kişiyi var eder; kişinin şah-
siyetini serbestçe geliştirmesini sağlar; diğer kişilerden farkını ortaya
koyan değerlerin korunmasına imkan tanır ve “insan haysiyetinin
özünü oluşturur”. Bu bağlamda “koruma”, maddi ve manevi varlığa
dahil olan hakların kullanılmasının zorlaştırılmaması; “geliştirme”
ise söz konusu hakların mevcut durumunu iyileştirme, kullanımını
kolaylaştırma olarak ifade edilebilir. Bireyin kendini adlandırması, ki-
şiliğini geliştirmesine dâhil bir hak olarak görülmektedir
46
. Ayrı bir
karşı oy yazısı kaleme almış bir yargıca göre, anayasanın 17. madde-
sindeki bu hükümde herhangi bir sınırlama sebebi öngörülmediğin-
den kanunla sınırlanamayacaktır
47
. Halbuki, iptali istenen hüküm bu
hakkı sınırlayıcı vasıftadır
48
.
Bazı yargıçlar, soyadını maddi ve manevi varlığı geliştirme hakkı-
na ilave olarak, “özel hayata ve aile hayatına saygı gösterilmesini iste-
me hakkı” kapsamında görmektedir
49
.
Soyadı, özel ve kamusal alanların kesiştiği bir konumda bulun-
makta olup kişinin kendisini ve kimliğini şekillendirmektedir. Azın-
lıkta kalan bazı yargıçlara göre, bu yüzden soyadı kullanımına mü-
dahale “bir hak ihlalinin türevi” değil, “başlı başına bir insan hakları
43
Ibid.
44
“Hicabi Dursun’un Karşı Oy Yazısı”, Ibid., s.908
45
Ibid., s.902
46
Ibid.
47
“Osman Alifeyyaz Paksüt’ün Karşı Oy Yazısı” Ibid., s.904
48
Ibid.
49
“Fulya Kantarcıoğlu, Fettah Oto, Celal Mümtaz Akıncı ve Erdal Tercan’ın Karşı
Oy Yazısı”,
Ibid.
, s.905