

TBB Dergisi 2014 (113)
Özgür KÜÇÜKTAŞDEMİR
87
suç işlendiğinde sosyal sözleşmeyle varılan anlaşma ihlal edilmekte ve
fail de bu nedenle cezalandırtmaktadır.
145
Rouessau’ya göre, kişiler kendi güvenliğini sağlamak için toplu-
mun diğer bireyleriyle toplumsal bir sözleşme yapar ve devleti oluş-
tururlar. Kişi, sosyal sözleşmeye katılarak bu sözleşmeyi ihlal ettiği
takdirde cezalandırılabileceğini kabul etmiş ve bu yetkiyi de topluma
vermiştir.
146
Fichte
(1762-1814)
147
, hukukun toplumsal bir sözleşmeden doğ-
duğuna inandığından “insanın asli/temel hakları” düşüncesini geliş-
tirecektir.
148
Fichte’ye göre suç hukuk düzeninin birliğine bir saldırıdır
ve devletin bu saldırının etkilerini gidermesi gerekir. Bu nedenle ve
Fichte bireysel özgürlüğe çok önem verdiğinden, kuramındaki devlet,
cezalandırmak yerine eğiterek insanların toplum sözleşmesine uyma-
sını sağlar.
149
3-Kefaret Teorisi ve Alman İdealistleri
Kant, mutlak adalet teorisini savunmuştur. Kant, kategorik buy-
ruk çiğnendiğinde insanın pratik usunun bunun bir cezayı gerektir-
diğini hatırlatacağını, cezanın salt kötü bir nesne olarak kendi adına
gerekli görülmesi gerektiğini söyleyecektir.
150
Kısacası, pratik us, kişi-
nin, ceza ile kusurunun kefaretini ödemesi gerektiğini buyurur. Bu
nedenle de cezalandırma, mutlak ve kategorik bir zorunluluktur.
151
Hegel (1770-1831)
152
, her ne kadar Romantik düşünce akımları dö-
145
Soyaslan, s.65
146
Dönmezer/Erman, s.54-55
147
Kant’ın kategorik buyruğu yerine vicdan kelimesini koymuş ve toplumdaki
bireylerin birbirileri arasındaki ilişkinin, rasyonel bir varlık olarak diğerlerinin
özgürlüklerini tanıdıkları oranda hukuka dayanacağını belirtmiştir.(Duning,
s.199) Fichte, aynı zamanda, özgürlüğün bireysel değil toplumsal da bir gerçek
olduğunun altını çizecek, Herakleitos’dan sonra diyalektik yöntemi kullanan ilk
düşünür olacaktır.(Hançerlioğlu; s.256 vd)
148
Gökberk, s. 375
149
Carl Von Bar,History of Continental Criminal Law, The Law Book Exchange,
USA, 1999, s.424 vd.
150
Kant, Pratik Usun Eleştirisi, 5.Baskı, Say Y., İstanbul, 2001, s.65 vd.
151
Dönmezer/Erman, s.58,59
152
Hegel, insanın doğal durumunda, özgürlüğün dolaysız bir şey olmayıp kazanıl-
ması gereken bir şey olduğunu düşünmekte, doğal durumun aslında dizginlen-
memiş içgüdüler ve şiddetten oluştuğunu, bununsa en başta devlet tarafından