Background Image
Previous Page  306 / 497 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 306 / 497 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2014 (114)

Zeynep MÜFTÜOĞLU HOŞ

305

lecek kişileri, mükellefler ve kendilerine vergi cezası kesilenler olarak

tahdidi olarak saymıştır. Maddenin belirttiği kişiler, vergi uyuşmazlı-

ğında menfaati ihlal edilen kişileri karşılamaktadır. Bu durumda vergi

uyuşmazlıkları için kamu denetçisine başvurabilecek kişilerin kapsa-

mı, denetçinin kanunu ve yönetmeliği yorumlama şekline göre deği-

şecektir. Denetçi, başvuru koşulu olarak yönetmeliğe bakarsa menfaat

ihlali arayacak ve sadece VUK 377. maddede sayılan kişiler başvura-

bilecek; denetçi, kanunu temel alırsa kuruma, VUK’ta sayılmayan ki-

şiler de başvurabilecektir. Yönetmelik ile kanunda olmayan menfaat

koşulunun getirilmesine yapılan eleştiri ve yorumların, vergilendirme

işlemleri bakımından bu işlemlerin subjektif niteliği gereği farklı bir

açıdan ele alınması uygun olacaktır. Vergilendirme işlemleri, kamuyu

ilgilendiren düzenleyici işlemlerden farklı nitelikte olduğundan, ver-

gilendirme işlemlerine karşı başvurular, işlemin doğası gereği men-

faati ihlal edilenler tarafından yapılmaktadır. Bu tür işlemlere karşı

herkesin başvurabilmesi, kamu denetçiliği kurumunun tıkanması

tehlikesine neden olabilecektir. Hak ihlallerinin giderilmesi amacıyla

düzenlenen bir kurumun tıkanması kamu yararının gerçekleştirilme-

sini de engelleyici sonuç doğuracaktır. Bu nedenle kanunda herkesin

başvurabilmesinin önünün açılıp yönetmelikte menfaat koşulunun

aranması, vergilendirme işlemlerinin subjektif niteliği gereği kamu

yararına uygun sonuçlar doğurabilecektir. Zaten subjektif bir vergi

işlemi hakkında menfaati ihlal edilmeyen üçüncü kişinin başvurma-

sı pek olası değildir. Bu nedenle yönetmelikte, kanunda getirilmeyen

bir kısıtlama getirilmesi, teknik açıdan hala sıkıntılı olmakla beraber,

başvuru için menfaat ihlalinin aranması, pek çok vergilendirme işlemi

bakımından farklı bir etki yaratmayacaktır.

Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun, vergilendirme işlem-

lerinin özel niteliği gereği ayrıca ele alınmasını gerektiren bir başka

tartışmalı noktası ile başvuru ve usulünü düzenleyen hükümleridir.

Kanunun 17. maddesinin 4. fıkrasında kuruma başvuruda bulunula-

bilmesi için İYUK’ta öngörülen idari başvuru yollarının ve özel kanun-

larda öngörülen zorunlu idari başvuru yollarının tüketilmesi gerektiği

düzenlenmektedir. Bu düzenleme de kamu denetçisinin denetimini

zorlaştırıcı bir hüküm niteliğindedir. Nitekim idari başvuru yollarının

tüketilmesi şartının denetimi zorlaştıracağına dair eleştiri Anayasa Ko-

misyonu Raporunda da yer almıştır. Raporda, fıkra tamamen çıkarıl-