Background Image
Previous Page  61 / 497 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 61 / 497 Next Page
Page Background

TBK Md.71 Bağlamında İlaç Üreticisinin Tehlike Sorumluluğu

60

esası benimsenmiştir. Bu doğrultuda kararlarda,

“zararın imal edilen şe-

yin kullanımından kaynaklanmadığını imalatçı kanıtlayacaktır”

esası kabul

edilmiştir.

II. İLAÇ ÜRETİCİSİNİN SORUMLULUĞU

A. Türk Hukukunda İlaç Üreticisinin Sorumluluğu

1. Genel Olarak

Daha önce de ifade ettiğimiz gibi, Türk hukukunda ilaçların ne-

den olduğu zararlardan dolayı sorumlulukla, bir diğer deyişle ilaç

üreticisinin sorumluluğuyla ilgili özel bir düzenleme mevut değildir.

Bu noktada genel olarak üreticinin sorumluluğuna ilişkin düzenleme-

lerin, ilaç üreticisinin sorumluluğuna da uygulanıp uygulanamaya-

cağı hususunun incelenmesi gerekmektedir. Bir görüşe

36

göre, TKHK

md.4/II cümle 4’te (tartışılan yönleri bulunsa da) üreticinin sorumlu-

luğu esas itibariyle düzenlenmiştir

37

. Bu Kanuna dayanak olarak çı-

karılan Yönetmelik ile de Direktif Türk hukukunun bir parçası haline

getirilmiştir. Bu görüşe göre, düzenleme tekniği bakımından kanun

yolunun değil de bir yönetmeliğin tercih edilmesi haklı olarak eleş-

tirilse de, eleştirileri giderecek bir çözüme ulaşılıncaya kadar mevcut

hükümlere göre sorunu çözme zorunluluğu bulunmaktadır.

Bu nedenle ilaç üreticisinin sorumluluğuna ilişkin sorunların,

ilaçlara ilişkin düzenlemeler çerçevesinde, TKHK md.4/II, Yönetme-

lik ve TBK genel hükümlere (BK md.49) göre çözüme kavuşturulması

gerekmektedir

38

. Bir başka görüş

39

ise, Türk hukukunda ilaç üretici-

sinin hukuki sorumluluğunu düzenleyen özel bir kanun olmadığı,

TKHK’da ise üreticinin sorumluluğunun şartları belirtilmediğinden,

Yönetmelik’te üreticinin sorumluluğuna ilişkin şartların ise, Yönetme-

likle böyle bir düzenleme yapılması mümkün olmadığı için dikkate

alınamayacağından, ilaç üreticisinin sorumluluğuna mevcut mevzuat

çerçevesinde adam çalıştıranın sorumluluğu hükümlerinden yararla-

nılarak gidilmesi gerektiğini savunmaktadır.

36

Yıldırım, s.23.

37

Kanaatimizce 6502 sayılı TKHK açısından bunu söylemek doğru değildir.

38

Demir, s.345; Özsunay, s.66-67.

39

Petek, s.155.