

Ceza Muhakemesinde Şüpheli ve Sanığın Fizik Kimlik Tespiti
66
III) ÖNEMİ:
Fizik kimliğin en önemli özelliği, ana temellerinin zaman ve me-
kanın değiştirici ve korozyonik etkilerinden korunabilmesidir. Bire-
yin kilosu zamanla değişebilmekte, yer çekimi cildini ve kaslarını
sarkıtabilmekte, saçlar dökülebilmekte, beyazlaşmakta, hatta bireyin
elinden çıkan imza ve yazı bile karakter değiştirebilmektedir. Ancak,
kişinin sesi, yürüyüşü, retina ve iris görüntüleri, el izi, parmak izi,
üç boyutlu yüz verisi zamana ve mekana meydan okurcasına yaşadı-
ğı sürece kendiliğini korumakta ve tespite olanak vermektedir
13
. So-
uthampton Üniversitesi’nce yapılan bir araştırma, kulağın yapısının
doğumdan yaşlılığa kadar korunduğunu, ilerleyen zamanda yaşlan-
mayıp, sadece büyüdüğünü belirlemiştir
14
. Fizik kimliğin tespitinin
diğer önemli bir özelliği kesine yakın doğrulukta veriler sunmasıdır.
Hırsızlık mahallinde parmak izi bulunan şahıs, aksini savunsa da,
bu izin varlığı, o şahsın olay yerinde bir vesile ile bulunduğunu kesi-
ne yakın biçimde gösterecektir. Bu özellikleri fizik kimlik tespitinin
önemini de ortaya koymaktadır. Fiziki kimlik tespitinin önemi kolay-
lıkla değişmeyen, zamana yenilmeyen ve kesine yakın doğru veriler
sunmakta oluşudur.
Kesine yakın bu verilerin delil olarak değerlendirilmesi ayrı bir
konudur. Elbette ki, olay yerinde parmak izi bulunan kişinin olaya
konu suçu işleyip işlemediğinin muhakeme süreciyle belirlenmesi ve
bu izin delil oluşturup oluşturmadığının bu süreçte takdir edilmesi
gerekir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu,
“…Görgü tanığı bulunmayan olay-
da, sanık aleyhine değerlendirilebilecek tek delil, katılanın aracının sağ kapı
camında bulunan ve sanığa ait olduğu ekspertiz raporu ile tespit edilen sağ el
orta parmak izidir. Ancak aracın diğer kısımlarında, özellikle de zarar verilen
bölümlerinde sanığa ait parmak izi bulunamamıştır. Olay gecesi katılanın ara-
cını bıraktığı kapalı otoparkın dolu olduğu ve katılanın da aracını diğer araç-
ların çıkışını engelleyecek şekilde park ettiği dosya kapsamından anlaşılmakta
olup, sanığın katılanın aracının yanından geçerken elinin cama değmiş olabi-
leceğinin mümkün olması ve sanığın aksi ispatlanamayan bu yöndeki savun-
masının hayatın olağan akışına da uygun bulunması karşısında, somut başka
13
Albert Ali Salah / Berk Gökberk / Lale Akarun, “Üç Boyutlu Yüz Tanıma”, GAP
V. Mühendislik Kongresi Bildiriler Kitabı, 26-28 Nisan 2006, Şanlıurfa 2006. s.1.
14
(
https://groups.google.com. Erişim Tarihi 05.11.2013).