

Ceza Muhakemesinde Şüpheli ve Sanığın Fizik Kimlik Tespiti
74
nığa gösterilmesi ve bu şekilde şüphelinin tanınması olarak açıklan-
maktadır
36
. Mağdur, suçtan zarar gören veya tanıklara kendisi ya da
elde edilmiş fotoğrafı gösterilerek kimliği belirlenebilen şüpheli ile
sanık açısından, fizik kimliğin tespiti gereksiz ve anlamsız olacaktır.
CMK’nun 52. maddesinde “Tanıklar...kimliğin belirlenebilmesine iliş-
kin hallerde ...şüpheli ile yüzleştirilebilirler...” düzenlemesi yer almak-
tadır. Şüpheli veya sanığın kimliğinin yüzleştirme yoluyla belirlenme-
si mümkün ise, fizik kimliğin tespitine gerek kalmayacaktır.
Gereklilik ikinci olarak şüpheli veya sanığın kimliğinde tereddüde
düşülmesiyle oluşacaktır. Şüphelinin kim olduğu belirlendikten sonra,
kimliği konusunda tereddüde düşülebilir. Şüphelinin kimliğini doğru
bildirmediği, başkasının kimlik bilgilerini kullandığı iddia edilebilir
veya bu yolda güçlü bir kuşku oluşabilir. Bu durumda şüphelinin fizik
kimliğinin tespit gerekliliği doğabilecektir. Sanığın fizik kimliğinin
tespiti ise, adeta kimliği konusunda tereddüt yaşanmasına bağlıdır.
Sanık; hakkında iddianame düzenlenmiş ve hakkındaki iddianame-
nin kabul edildiği kişi olduğuna göre, başlangıçta kimliği belirlenmiş-
tir. Öyle ise, sanığın fizik kimliğinin tespiti, ancak belirlenmiş kim-
liğinin doğru olmayabileceği yönünde kuşku oluşmasıyla mümkün
olabilecektir. Fizik kimliğin tespitini düzenleyen hükümler, CMK’nun
sanık sıfatının başlangıcını öne çektiği anlamında yorumlanamaz. İlk
bakışta şöyle bir düşünce akla gelebilir; sanık sayılmak için kimliğin
zaten belirlenmiş olması gerekir, kimlik belli ise fizik kimlik tespitine
dair gereklilik koşulu oluşmayacaktır. Bu nedenle CMK’nun sanığın
fizik kimliğinin tespitine olanak tanıması soruşturma evresinde sor-
guya veya tutuklamaya sevk edilen şüphelilerin sanık sıfatı taşıdığını
varsaymakta ve başlangıçtan fizik kimliklerinin tespitine izin vermek-
tedir. Özellikle kanunun sanığın fizik kimliğinin tespiti için savcıyı
görevlendirmiş olması, bu düşünceyi güçlendirebilir
37
. Başlangıçta
akla gelebilse de, bu düşünce doğru görülemez. Bahsettiğimiz üzere,
kanunun sanık sıfatının başlamasına ilişkin düzenlemesi, muhakeme
hukuku amaçlarına uygunluğu tartışılsa da, çok net ve açıktır. Bu du-
rumda sanığın fizik kimliğinin tespitine imkan verilmesinin, sanığın
36
Özen Z., İnci “Ceza Muhakemesi Hukukunda Teşhis’’ ,
Türkiye Barolar Birliği
Dergisi,
Ankara 2009, S:85.s.106-107.
37
Sanığın fizik kimlik tespiti kararının kim ya da hangi özne tarafından verileceği
ileride ayrıca tartışılacaktır.