

İdarenin Sosyal Risk Sorumluluğunda İlliyet Bağı Meselesi
150
III. Sosyal Risk İlkesinin Hukuki Niteliği
Sosyal risk ilkesinin, ilk defa Fransa’da savaş sırasında oluşan za-
rarların idare tarafından karşılanması amacıyla doğan bir sorumluluk
ilkesi olduğu kabul edilmektedir
80
. Günümüzde ise sosyal risk ilkesi-
nin uygulama alanı daha da genişlemiştir. Bu kapsamda toplantı ve
gösteri yürüyüşleri, toplumsal kargaşa, anarşi gibi kitlesel olaylardan
doğan zararlar ile savaş sırasında ve terör faaliyetleri dolayısıyla olu-
şan zararların idare tarafından karşılanmasında bu ilkeye başvurul-
maktadır
81
. Özellikle kitle hareketlerinin meydana getirdiği toplumsal
kargaşa ve saldırıların yol açtığı zararların bir arada yaşamanın kaçı-
nılmaz sonuçlarından olduğu görülmekte ve bu zararların, oluşumun-
da hiçbir kusuru ve katkısı olmayan kişilerin omuzlarında bırakılma-
sının hakkaniyete uygun olmayacağı düşüncesiyle idarenin kusurlu
davranışından doğmamış olmasına rağmen yine idarenin sorumlu tu-
tulması sonucunu doğuracak şekilde kusursuz sorumluluk ilkesinin
genişletilmesine ihtiyaç duyulmuştur
82
. Sosyal risk teşkil eden olaylar
öyle olaylardır ki, yarattıkları tehlike herkese yönelmiş olduğu halde,
bundan zarar görenler olaylara dahil olmayan üçüncü kişilerdir
83
.
Riskin sosyalleşmesi her ne kadar diğer kusursuz sorumluluk
(mesleki risk, tehlikeli faaliyetler) hallerinde de söz konusu olsa da,
bu hallerde genelde risk yapılan faaliyetin içerisinde yer almaktadır.
Örneğin, bomba imha ekibinde çalışılmasında, suçlu ya da rehabilitas-
yona tabi tutulan bireyin sorumluluğunun üstlenilmesinde, kan nakli
veya akıl hastalarının tedavisinde genelde belli bir risk vardır ve bu
risk toplumu da tehdit etme potansiyeline sahiptir
84
. Buna karşın sos-
yal riskte toplumu tehdit eden bağ doğrudandır ve hem idarenin hem
de zarar görenin dışında gerçekleşen olaylar zarara yol açmaktadır. Bu
yönüyle riskin sosyalizasyon derecesi de daha yüksektir.
Sosyal risk ilkesinin en orijinal ve en çok eleştirilen yönü zarar ve-
rici fiili gerçekleştireni değil, önleyemeyeni sorumlu tutmasıdır. Baş-
80
Köksal, İdarenin Kusursuz sorumluluğu, op.cit, s. 115.
81
Şeref Gözübüyük, Yönetim Hukuku, Turhan Kitabevi Yayınları, 30. Bası, Ankara,
2011, s. 344.
82
Azrak, “Toplumsal Muhatara”, op.cit, s. 136-137.
83
Özgüldür, “İdarenin Hukuki Sorumluluğu”, op.cit, s. 851.
84
Yaşar, “İdarenin Sorumluluğu Üzerine Düşünceler”, op.cit, s. 217.