

Neoliberalizmde Devlet ve Kamusal Alan Üzerine Bir Bakış
100
yegane sistem olacağını söylemiştir.
30
Sosyal refah devletinin liberter
eleştirisini yapan neo-liberaller minimal devleti savunmuş, devletin
ekonomiye en az müdahalesinin en doğru uygulamayı doğuracağını
söylemiştirler. Hükümetlerin yetişkin insanlar arasındaki kapitalist
ilişkiler üzerinde söz hakkı bulunmamalıdır.
31
Neo-liberalizm, libe-
ralizmin temel aktörlerinden birey, toplum ve devlet üçlüsü içinden
bireyi yüceltir, devlete ve topluma birey yanında değer atfetmez.
32
Devleti minimal düzeyde görmek isteyen neo-liberaller, bunu
sağlamak için siyasal ve ekonomik düzeni kapitalizmin istekleri doğ-
rultusunda devam ettirmek için yönetimsel bir değişikliğe de ihtiyaç
duymuştur. Bu değişikliğin kavramsal karşılığı “yönetişim” olarak ad-
landırılır. Ulus devletlerin uluslararası sermayeye rıza göstermesi, dev-
letin küçültülmesi, kamu hizmetinin üretim ve tüketim fonksiyonları-
nın piyasa eliyle yürütülmesi, yönetişimin ana hatlarını verir. Bununla
sağlanmaya çalışılan asıl veri ise ulus devletin ekonomi üzerindeki et-
kisini kırmak ve uluslararası sermayenin akışını sağlamaktır. Bu amaç
doğrultusunda hukuk ve ideolojik söylemler araç olarak kullanılacak
ve özel mülkiyet ve yatırımların derin korunması sağlanacaktır. İdeo-
lojik altyapı, devletin, küresel güçlerin hizmetine sokulması ve ulusal
sınırlar içinde de kamusal mantığın yerini özel sektör fikrinin alması
ile sağlanır. Böylece kapitalizmin sürekliliği sağlanmaya çalışılır.
33
Söz konusu anlayışla hareket edilen neo-liberal dönem, kamusal
alan ve devlet ilişkisi bağlanımda dikkat çekicidir, zira bu dönem ka-
musal alanın çöküşüne işaret etmektedir. Kamusal alanın çöktüğü bir
ortamda olması gereken etkileşim alanını kaybeden devlet, aynı za-
manda denetimsiz de kalmıştır. Bu durumun devletin işlevi bakımın-
dan da bazı sonuçlar doğurması kaçınılmazdır.
Habermas’ a göre kriz, sosyal ve sistem entegrasyonunun sağ-
lanamaması boyutlarıyla ortaya çıkmaktadır. Sistem entegrasyonu
30
Fatmagül Berktay, “Liberalizm: Bir Teorik Pozisyona İndirgenmesi Olanaksız Bir
İdeoloji”, 19.Yüzyıldan 20. Yüzyıla Modern Siyasal İdeolojiler, Ed. H. Birsen Örs,
İstanbul Bilgi Yay., 5. Baskı, İstanbul, 2007, sf.96.
31
A.e., sf.97-100.
32
Ömür Birler, “Liberalizm”, Siyaset Bilimi, Hazırlayanlar: Gökhan Atılgan, E. Atil-
la Aytekin, Yordam Kitap, 3.Basım, İstanbul, 2013, sf.309-314.
33
Kansu Yıldırım, “Sonuç Yerine: Marksizm Uluslararası Hukuka Ne Söyler? Ka-
pitalizmin Yönetimsel Restorasyonu: Krizler ve Yönetişim Mantığı”, Emperyaliz-
min Hayaletleri, Ed. Ali Murat Özdemir, İmge Kitapevi, Ankara, 2013, sf.201-207.