

Torba Yasalar ve Yasama Sürecindeki İçtüzük İhlallerinin Şekil Denetimi Sorunu
78
Yukarıdaki paragrafa göre, Anayasa; kanunların şekil bozukluğu/
noksanlığı
(
35
)
yönünden “öndenetim”e tabi tutulacağını öngörmekte-
dir. Oysa yürürlükteki Anayasa’nın 148’inci maddesinde böyle bir “ön-
denetim” mekanizması yoktur. O halde, yukarıda alıntılanan parag-
rafın anlamı nedir?
Bu durumun nedeni, Danışma Meclisinde kabul edilen metnin
Milli Güvenlik Konseyi Anayasa Komisyonunda değiştirilmesidir.
Danışma Meclisinde kabul edilen metinde kanun yayımlandıktan
sonra şekil bozukluğuna ilişkin iptal davası açma olanağı tanınma-
mış, fakat yayımdan önce “öndenetim” öngörülmüş iken, Konsey işte
bu hükmü değiştirmiş ve öndenetimi kaldırarak sınırlı bir “şekil bo-
zukluğu denetimi” öngörmüştür.
Milli Güvenlik Konseyi Anayasa Komisyonunun değişiklik gerek-
çesi özetle şöyledir:
“Kanunların şekil bakımından Anayasaya aykırılığı iddiasıyla açılabile-
cek davalar için tanınan “Kanunun yayımlanma süresi” ile kayıtlı sürenin,
uygulamada başlangıç ve hesaplamasının değişik yorumlara neden olabileceği,
sağlıklı inceleme ve dava açma hazırlıklarına yeterli olmayacağı göz önünde
tutularak maddenin bu konuya ilişkin bölümü “kanunun yayımlandığı tarih-
ten itibaren on gün geçtikten sonra şekil bozukluğuna dayalı iptal davası açı-
lamaz; def ’i yoluyla da ileri sürülemez” şeklinde değiştirilmiştir.”
Öndenetim mekanizmasının Milli Güvenlik Konseyinde kaldırıl-
masına, konunun Anayasa’nın 150’nci maddesi açısından incelenmesi
sırasında tekrar dönülecektir.
Anayasa Mahkemesinin, 1982Anayasası Dönemindeki Tutumu
Yasaların şekil yönünden anayasal denetim sınırları konusunda,
kuşkusuz ki Anayasa Mahkemesinin bugün ne dediğine bakılmalıdır.
Anayasa mahkemesinin, 1982 Anayasası döneminde, bu konuda
oldukça istikrarlı biçimde sergilediği tutum;
“Anayasa’nın 148. maddesi-
ne göre, yasaların biçim açısından denetlenmesi, son oylamanın, Anayasa’da
öngörülen çoğunlukla yapılıp yapılmadığıyla sınırlıdır.”
Biçimindedir.
(
36
)
35
Gerekçedeki yazılıştan, yasa koyucunun şekil bozukluğu ve şekil noksanlığı de-
yimlerini aynı anlamda kullandığı anlaşılmaktadır.
36
Bu konuda bir örnek: Anayasa Mahkemesi Kararı E.1992/26; K. 1992/48