Background Image
Previous Page  140 / 421 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 140 / 421 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2015 (118)

Ali Tanju SARIGÜL

139

den farklı olarak) yaygın bir uygulama alanına sahiptir ve ceza muha-

kemesi süreci büyük bir oranda hükmün açıklanmasının geri bırakıl-

ması aşamasına kadar gelmektedir. 2012 yılı istatistiklerine göre, ceza

mahkemelerinde verilen karar sayısı 4.442.282, mahkumiyet hükümle-

rinin toplam sayısı 1.514.825, hükmün açıklanmasının geri bırakılması

toplam karar sayısı ise 697.662’dir. Bu istatistiki verilere göre, hükmün

açıklanmasının geri bırakılması kararları, toplam karar sayısının %

15’ini teşkil etmektedir. Mahkumiyet hükümleri ile kıyaslandığında

ise, % 46 gibi hayli yüksek bir orana tekabül etmektedir.

45

Ceza muhakeme sürecinin çoğunlukla hükmün açıklanmasının

geri bırakılması aşamasına kadar gelmesinin ve dolayısıyla muhake-

menin bu aşamasına kadar yargı dışına yönlendirmenin sınırlı bir şe-

kilde mümkün olmasının muhakeme sisteminde yarattığı yük ortada-

dır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasından farklı olarak, ceza

muhakemesi sürecinin dava açılmadan sonlanmasını sağladığından

failin damgalanmasını ve ceza muhakemesi sürecindeki aşınma et-

kisini engelleyen, faile yüklenen yükümlülükler nedeniyle de onarıcı

adalet uygulamalarının gerçekleştirilmesine katkı sağlayabilecek bir

diversiyon modeli olan kamu davasının açılmasının ertelenmesi kuru-

munun Türk Ceza Hukuku müeyyide sistemindeki yerinin ve kapsa-

mının tartışılması gerektiği düşünülmektedir.

46

IV. HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI

KARARI VERİLEBİLMESİ İÇİN GEREKLİ KOŞULLAR

A. SUÇA VE CEZAYA İLİŞKİN KOŞULLAR

1.Suça İlişkin Koşul

Türk Ceza Muhakemesi Hukukunda hükmün açıklanmasının

geri bırakılması kurumu; uygulanmayacağı açıkça düzenlenen suçlar

haricinde tüm suçlarda uygulanır.

45

Bkz.

http://www.adlisicil.adalet.gov.tr/istatistik_2012/34.pdf

(erişim tarihi:

21.11.2014) Benzer düşünce ve istatistikî değerlendirme için bkz. Taner, s.295;

Baştürk, s.148.

46

Krş. Baştürk, s.182-183.